Adana’da aylardan bu yana Büyükşehir’in CHP’li kadrolara geçmesi için uğraş verenler var. Aday adayları köşe bucak gezmeyi sürdürüyor. Projelerini açıklayan, garibanın sofrasına konuk olan, dağları tepeleri aşındıran Büyükşehir aday adayları, aday olabilmek için adeta çırpınıyor. İsimlerini tek tek sıralamanın anlamı yok. Çeşitli defalar yazdık, çizdik.
Aday mevcut aday adaylarının içerisinden çıkmalı. CHP’nin parti parti gezen isimlerle yola çıkması partiye bir şey kazandırmaz. Anakent’de adı dolaşan zihniyetlerin işbaşına gelmesiyle CHP kazanmış olmayacak. Mevcut partili aday adaylarının profiline, projelerine, çalışmalarına bakıp karar verilmesi gerekiyor. Öyle ‘CHP kazansın da isim önemli değil’ safsataları partiye yakışmayan bir görüntü olur.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da ne yapsak istiyorsa kamuoyuna net açıklama yapmalıdır. Uçakta, havaalanında ya da toplantı aralarında gazetecilere açıklama yapmaktan vazgeçmelidir. MHP ve AKP, Adana’da adaylarıyla çalışma yaparken partililerinin oradan oraya savrulmasına seyirci kalmamalıdır. Bir de açıklamalarında tutarlı davranmalıdır. Kimi düşünüyorsa, hangi formulü uygulamayı tasarlıyorsa herkesin anlayabileceği dille açıklama yapmalıdır.
Başta Büyükşehir olmak üzere diğer aday adaylarının suçu günahı nedir anlamadık. Aylardır hatta yıllardır aday olabilmek için varını yoğunu ortaya koyan insanların kafasının karıştırılmasının bir anlamı yok. Partiye ve genel başkanına güvenen, inananlar partiye küstürülmemelidir.
Yoksa, düz mantıkla ‘Adana Büyükşehir bizim olsun da gerisi teferruat’ derseniz, yanılırsınız.
Yanıldığınızı anlamanız için yanlış işler yapmayı bırakın artık.
Geçmişi ama şu kısa geçmişi bir hatırlayın.
Kim, kimin hakkında ne demiş, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Adana dosyalarıyla ilgili kim neler söylemiş, bir hatırlayın bakalım.
Yoksa biz mi hatırlatalım!