
Şükür ve teşekkür arası kendi durağında, başkasının yolcularıyla karşılaşmak.
Kavrulurken yoklukların içinde, uçurumların ucunda düşecekmiş gibi oluyorken, şiddetle beklediğin yolcunun bir türlü gelmemesi.
Anlıyorsun ki, sancılanan sadece kalbin değil…
Bir kahkahası eksik, kibire sığınmış nispet yapan kavuşmalar.
Ulu orta dolanıyorlar oysa olan var olmayan var.
Ne hayat, ne de Allah hesap sormuyor ki kimseye, mahçup olup utansınlar.
Başbaşasın, zamanın katili yalnızlıkla.
Kurşunlar sıkılıyor ölmüyorsun.
Anlıyorsun ki;
Kursakta kalan helal edilmemiş bir lokma gibisin…
Uzaktaki en son vagondan dökülen esrarengiz bir kalabalık.
Sen sana, senin yalnızlığına doğru yürüdüklerini düşünürsün.
Sen kendi durağında hayata yüzünü dönmüş, önündeki aydınlıklara bakarken, onlar senin sırtındaki çıkış yolunu arıyorlardır.
Anlarsın ki;
Herkes gözüyle değil, gönlüyle baktığı yere göre çıkış arıyordur.
Issız durak,
Yorgun lokomatif,
Sessiz son vagon.
Arada kalanlar sahipsiz.
Kıyafeti düzgün olanda düşmüş yollara,
Pabucu ters giydiren de.
Belli ki;
Hırsızın da arsızın da uğursuzun da hayalleri var.
Anlıyorsun ki;
Biletler tek yön,
Gidiş var, dönüş yok.
Yolcun gelse de, gelmese de,
Durak farklı, yol farklı, yolcu farklı olsa da yolun sonu aynı…
Sağlıklı, mutlu ve bol kazançlı bir hafta olsun.
Mümtaz YURDAER
11.08.2025
