///////////////////////////////////
İNSANLIĞIMI YİTİRİRKEN: Yazar bir itiraf niteliğindeki üç bölümden oluşan hatıratında, alkolizmle, geyşalarla, sonuçsuz kalan intiharlarla dolu, “utanç” yüklü yaşamının günahını çıkarıyor.
DUL ÖLÜMSÜZ EŞ ARIYOR: Dul, ölümsüz eş arıyor ilanına, kimler başvurmaz ki… Gelen yanıtlara Sylvie’nin öteki taraftan yaptığı yer yer iğneleyici yorumlarla işler çığırından çıkar. Kitapta Fournier cebindeki çuvaldızla kendi kuyusunu kazmaya devam ediyor.
SÜRGÜN SANATI: “Kendi deyimiyle her daim ‘rüzgâra karşı yelken açan’ John Freely, İstanbul ve Atina’nın yorgun şehirlere dönüşmeden önceki altın çağlarına dair muhteşem bir portre sunuyor.” Philip Mansel.
ÖNEMSİZ BİR ADAMIN GÜNLÜĞÜ: Benzer toplumsal eleştirilerde bulunan eserlerden farklı olarak, Grossmith kardeşler eleştirdikleri bu karakteri okura sevdirirler. Bahçe bakımı, ev işleri, çalıştığı şirkette olan bitenler gibi gayet gündelik olayların her biri, Pooter’ın küçük dünyasında önemli meselelerdir.
ATATÜRK’ÜN TANRI’SI: Atatürk’e göre Türk Tarih Tezi’nin, dine ait sacayağını oluşturan ve Atatürk tarafından 1928’den 1937 yılına kadar içeriği sürekli daha da geliştirilerek savunulan “Türk’ün Milli Dini” tezine göre: Türklere peygamber gelmiş midir? Oğuz Kağan, Ata mı peygamber mi? Atalar kültünün hakikati nedir?
GELİN TANIŞ OLALIM: Kitap Türkçenin en saf türküleri, şiirleri ve deyişleriyle hemhal olduğumuz çarpıcı bir yolculuk; kendiyle, ötekiyle yeniden tanış olmaya bir davet… “Bu tek kişilik türkülü oyun, bir nevi “türkü müzikali”, sizi kendinizle yüzleştirirken unuttuğunuz ya da bilakis unutturulan ne varsa yeniden hatırlamaya çağırıyor.” Deniz Çaba. “Semih ve Fırat gönülden akla giden bir yol arıyorlar.” Hasip Akgül.
İşte o kitaplar;
//
İtiraf niteliğinde üç bölümden oluşan hatırat
OSAMU Dazai’den İNSANLIĞIMI YİTİRİRKEN. Yirminci yüzyıl Japon edebiyatının önde gelen yazarlarından, sıradışı hayatıyla da meşhur yazar, intiharından hemen önce tamamladığı, Japonya’nın en çok okunan romanlarından kitapta topluma dahil olmayı beceremeyen, her şeyi eline yüzüne bulaştıran, çevresindeki herkesi hayal kırıklığına uğratmaya mahkûm bir ötekinin acıklı hikâyesini anlatıyor. Yazarın yaşamıyla çokça paralellik taşıyan romanda, kendini çocukluğundan beri bir başarısızlık abidesi olarak gören, aristokrat bir ailenin oğlu Oba Yozo hem evde hem de okulda büründüğü “soytarı” rolüyle var olmaya çalışır. Bir itiraf niteliğindeki üç bölümden oluşan hatıratında alkolizmle, geyşalarla, sonuçsuz kalan intiharlarla dolu, “utanç” yüklü yaşamının günahını çıkarır. 128 SAYFA.
(İTHAKİ YAYINLARI)
//
Hayal kırıklığı yaşamamak için ölümsüz bir eş arayışı
JEAN-Louis Fournier’den DUL ÖLÜMSÜZ EŞ ARIYOR. Eşi Sylvie’nin ölümünün ardından mutsuzluğun doruklarında yalnız ve dul kalan yazar, hayal kırıklığı yaşamamak için ölümsüz bir eş arayışına başlar ve gazeteye bir ilan verir: Dul, ölümsüz eş arıyor. Kimler başvurmaz ki bu ilana: Jeanne d’Arc, Maria Callas, Emma Bovary, Carmen, Kleopatra, Ella Fitzgerald, Nefertiti, Yourcenar, Pamuk Prenses ve daha nice ölümsüz isim. 208 SAYFA.
(YAPI KREDİ YAYINLARI)
//
Hayaller ve yitip giden güller
JOHN Freely’den SÜRGÜN SANATI – Avare Bir Hayat. Henüz bir çocukken dünyanın altını üstüne getirmeye ve savaştan döndükten sonra Penelope’siyle birlikte bu hayalini gerçekleştirmeye karar veren yazarın o destansı hikâyesini okuyoruz bu kitapta. Homeros’un Odysseia’sı ile kendi gönüllü sürgünlüğü arasında bir köprü kuran yazar bizi Brooklyn, İstanbul, Atina, Venedik, Londra ve nice şehirde bir yolculuğa çıkarıyor. Kitap, bir hayaller, hayatlar ve yitip giden güller kitabı. “Ziyadesiyle ilgi çekici ve pek iyi kaleme alınmış bir otobiyografi.” Robert Carver. “Bu kitabı okumanın tek tehlikesi, böylesine büyüleyici bir hayata gıpta etmek olacaktır.” Stephen Kinzer. 344 SAYFA.
(ALFA YAYINCILIK)
//
İngiliz burjuvasının alaycı bir profili
GEORGE & Weedon Grossmith’ten ÖNEMSİZ BİR ADAMIN GÜNLÜĞÜ. Neden günlüğümü yayımlamayacakmışım ki? Her tür yayın organında daha evvel adlarını dahi duymadığım insanların hatıralarının basıldığını gördüm; sırf önemli bir adam olmadığım için benim günlüğüm neden ilginç olmayacakmış… Grossmith kardeşler, Evelyn Waugh’un okuduğu en komik kitap olduğunu söylediği kitabında tipik İngiliz burjuvasının alaycı bir profilini çizer. Charles Pooter, Londra banliyösünde ailesiyle sıkıcı denebilecek kadar sıradan bir yaşam sürmektedir; The Daily Telegraph dışında bir şey okumaz, basmakalıp düşüncelerini değiştirecek cesaret ve açık fikirlilikten yoksundur. SAYFA 192.
(CAN YAYINLARI)
//
Türklük, Müslümanlığın öncüsü ve kılavuzudur!
BARAN Aydın’dan ATATÜRK’ÜN TANRI’SI. “Türklük, Müslümanlığın öncüsü ve kılavuzudur!” Atatürk. 100. yılını kutladığımız Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu kitapta… • Atatürk, 1935 yılındaki kendi el yazılarında, “Tanrı demek, Allah demek değildir!” diyerek Türk bilgeliğinin uluhiyet alanındaki hangi sırrına atıf yapmıştı? • Hallac-ı Mansur, Hace Ahmet Yesevi ve Dede Korkut Destanı’nda yer alan Tanrı ve Allah kavramları arasındaki ince ayrımı Atatürk nereden biliyordu? • Atatürk, “Türk’ün dini tabiattır!” sözü ile marifet ehlinin hangi sırrına atıf yapmıştı? • Türklere peygamber gelmiş midir? 232 SAYFA.
(DESTEK YAYINLARI)
//
Derviş felsefesini bugünle buluşturan kitap
SEMİH Çelenk’ten GELİN TANIŞ OLALIM. Anadolu’nun kadim sözlü eserlerini tiyatro sahnesine ustalıkla nakşederek derviş felsefesini bugünle buluşturan kitap, sekiz yıldır tiyatromuzda kendine benzersiz bir yol çiziyor. Yazarın yetkin kaleminden doğan ve Türkiye’nin en yetenekli oyuncularından Fırat Tanış’ın bedeninde can bulan başkarakter modern abdalın büyülü eli, yaklaşık 500 kez sahnelerden izleyicinin gönlüne dokundu. Kitap, Türkçenin en saf türküleri, şiirleri ve deyişleriyle hemhal olduğumuz çarpıcı bir yolculuk; kendiyle, ötekiyle yeniden tanış olmaya bir davet… “Çelenk ve Tanış; ders verme edasından tamamen uzak durarak önemli bir geleneği bugünle buluşturmayı başarmışlar.” Nilüfer Kuyaş. 80 SAYFA.
(EVEREST YAYINLARI)
//