DOLAR39,5415% 0.16
EURO45,4858% 0.12
STERLIN53,2050% 0.28
FRANG48,3984% 0.09
ALTIN4.298,13% -0,07
BITCOIN104.408,04-1.335

İNANCIN ZAFERİ-Soner Kan yazdı

Yayınlanma Tarihi :
İNANCIN ZAFERİ-Soner Kan yazdı

Önce hafiften bir rüzgar esti, ardından rüzgar fırtınaya dönüştü..

Derken, küçük bir yağmur taneciği toprak ananın bağrına düştü..

Onu diğerleri de takip etti..

Yaz aylarının kavurucu sıcaklarıyla boğuşan Adana, şimdi de yağmura teslim oldu..

Pencereden rüzgarın esintisi, yağmurun hırçınlığını izlerken, aklım akşamki maçtaydı..

Saatler ilerledikçe ne yağmur durdu, ne de hafiften esen rüzgar..

Hal böyle olunca da gecenin karanlığında, yağmurun altında yollara düşmek kaldı bize de..

Otobüse binip, stada doğru ilerlerken, aklımda da; “Acaba nasıl bir maç olacak?. Taraftar stada gelecek mi bu yağmurda?” sorusuna yanıt arıyordum..

Aradığım yanıt, otobüsün durakta durmasıyla geldi..

Mavi-lacivertli formasını giyen, yağmura isyan edercesine yollara dökülmüş..

Her durakta, üzerine Demirspor formasını giymiş kadınlı erkekli gruplar otobüse binmeye başladı..

Otobüsteki insanlar, her ne kadar birbirlerini tanımasalar da, mavi-lacivertli renklerin ortaklığı onları yakınlaştırıp, bir ‘kader birliği’ içine büründürmüş..

Otobüs şoföründen çekinmeseler, aracın içinde kol kola girip, tezahüratlarla yeri göğü inletecekler..

İşte bu inanç ve inanmışlık, bu coşku beni umutlandırdı..

Tarihi 5 Ocak Stadı’na ulaştığımda da aynı coşku karşıladı beni..

Taraftarlar, heyecanlı..

Yağmura rağmen tribünler neredeyse tıklım tıklım dolu..

İşin ilginç tarafı, üzeri kapalı olan kale arkası tribünleri neredeyse bomboş..

Maraton tribünü, üzeri açık olmasına rağmen coşku seline kapılmış vaziyette..

Bakalım, bu coşku ve inanç, sahaya nasıl yansıyacak?.

Gelelim maça!.

Muhteşem bir zemin..

Serin bir hava..

Tıklım tıklım dolu tribünler..

İnanmış, coşkulu taraftarlar..

Futbol oynamak için her şey elverişli..

Şanlı zaferimizin yıldönümünde bu tabloya yeni bir ‘zafer’ yakışır..

Nitekim, tribünler de ’30 Ağustos ruhu’nu yansıtır nitelikte..

Pankartlar, atılan sloganlar.. Her şey bunun özeti..

Peki ya Mavi Şimşekler?.

İşte beni asıl şaşırtan da onlar oldu!.

Böylesine mükemmel tabloya yakışmıyorlardı..

Daha önce izlemeye alıştığımız; zafere inanan, rakiplerine korku salan, topu oyuna hızlı sokup, ardı ardına pozisyon üreten mavi-lacivertlileri bu kez sahada göremedik..

Bunun yerine savunma güvenliğini ön planda tutan, üretkenlikten yoksun, endişeli ve hatta özgüveni kaybetmiş bir takım vardı sahada..

Ama bu tabloya itirazı olanlar da vardı!.

Burak Çalık ve Hüseyin Kala gibi..

Bana göre dün gecenin kahramanı, takımını ateşleyen ve inanç aşılan ismi, Burak Çalık’tı..

Önceki maçlarda ‘bencil’ olarak eleştirdiğim Burak, bu kez ‘lider’ olarak karşımıza çıktı..

Orta alandaki dinamizmi, çabukluğu, istek ve arzusu, takımına da inanç aşıladı..

Ama bu öyle de çabuk olmadı!.

Demirspor, yine geriden oyun kurmakta zorlandı!.

Kanat organizasyonlarında başarılı olamadı!.

Kapanan rakibine karşı, kanatları kullanmak yerine inatla göbekten saldırmayı düşündü..

Elinde ‘Pote’ gibi bir silah varken, göbekten saldırmanın mantığı ne olabilirdi?.

Pote, ne beklediği ortaları görebildi, ne de aradığı pasları bulabildi..

Hal böyle olunca da rakip savunmanın arasında silinip gitti..

İlk yarı, takım vasatı aşamasa da tribünlerdeki taraftarlar, zafere inanıyordu..

İkinci yarı da yine kontrollü başladı Mavi Şimşekler..

İlk yarıda olduğu gibi ikinci yarıda da yine Burak Çalık faktörü ön plandaydı..

Rakip, kendi yarı sahasına çekilmiş, bir puana razı ve kapandıkça da kapanıyor, skoru koruma çalışıyordu..

Dakikalar ilerledikçe ilerliyor..

Bir türlü gelmeyen golle birlikte stres ve gerginlik de artıyordu..

Tam umutların tükendiği anda, sahanın yıldızı Burak Çalık son bir kez daha sahneye çıktı..

Bitime saniyeler kala, takımını adeta ipten alıp, hayat öpücüğü verdi..
Sonrası mı?.

Sonrasında 5 Ocak Stadı, bayram yerine döndü..

‘Şampiyonluk şarkıları’ daha bir gür sesle söylendi..

İşte o anlarda dikkatimi çeken şey; birliktelik oluyor..

Kulüp Başkanı Sedat Sözlü, tribünden sahaya iniyor..

Futbolcular, teknik heyet, yöneticisi, başkanı ve hatta malzemecisi el ele veriyor, taraftarına koşuyor..

İşte bu inanç..

Bu azim..

Bu kararlılık..

Bu birliktelik..

Bu mücadele azmi..

Bu dayanışma..

İşte tüm bunlar, Adana Demirspor’u zafere taşıyacak şeyler..

Ama saha içinde yaşananları göz ardı etmeden..

Sorunları halının altına süpürmeden..

Cesur adımlar atılmalı!.

Umarım, cezası nedeniyle maçı tribünden izlemek zorunda kalan Teknik Direktör Osman Özköylü, takımını daha iyi gözlemleyebilmiştir..

Sorun ve sıkıntıları, tıkanan noktaları, hata ve eksiklikleri daha iyi görmüştür..

Görmüş ve çözümü de kafasında üretmiştir..

Yoksa bu tabloya yazık olur!.

Son söz mü?.

Güneşli günler yakın..

sonerkanSONER KAN
kansoner@gmail.com

YORUM YAP