Kitap yeni piyasaya çıktı. Henüz okumadım. Adana Hürriyet Haber Ajansı’nda 1980’li yılların ortasında haber şefliğimizi yapan Hayri Köklü, ‘Atatürk’ü Duygulandıran Anlar’ üst başlığıyla “İKİ DAMLA GÖZYAŞI” adlı eser yazmış.
İyi de etmiş.
Emeğine, yüreğine sağlık…
Kaleminin mürekkebi tükenmesin…
Kapağına da Atamızın, Taşköprü’yü izlerken çekilen fotoğrafını kullanmış.
Lan gardaş bu topraklar hakkaten bir başka…
Neyle yoğrulmuşsa galan…
Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Demirtaş Ceyhun, Yılmaz Güney, Müslüm Gürses, Ferdi Tayfur ve adını yazamadığım yüzlerce değerimizi filizlendirdi, dal, budak sardırdı. Her birini alanlarında ulu çınara dönüştürdü.
Sulamana gerek yok, değneği dik hemen yeşersin, zamanı gelince olağanüstü ürün versin.
Öylesine verimli…
Hayri Köklü’nün kitap haberini duyunca birden Hadrianus aklıma düştü.
2 bin yıl önce rarstlaşmıştık kendileriyle.
Essah İmparatordu, velakin Taşköprü inşaatında ameleydi sanki. Aynen bizden biri gibiydi. Ayağında yumurta topuk ayakkabı, altında şalvar, üstünde mintan vardı. Ensesindeki mendille tipik Adanalı portresi sergiliyordu.
Kanım da pek ısınmıştı. “Bakale burada ne yapıyonuz?” deyince, delleneceğinin sinyalini aldım. Korktum, sustum, pıstım, mısmıl şekilde beklemeye koyuldum.
Belli ki bana uyuz olmuştu.
Bütün cesaretimi topladım, kızgınlığının nedenini sordum ve Taşköprü’nün değerinin bizim için çok önemli olduğunu söyledim.
Hadrianus dedi ki;
“Ulan ben bu köprüyü yaptım, sizler yüzlerce yıl kıymetini bilemediniz. Sadece Seyhan ile Yüreğir’in geçiş noktası bellediniz. 21 gözlü olan köprünün 7 gözünü yol ve binalarla kapattınız. Tanrı size öyle bir adam gönderdi ki, zekasına dünya hayran kaldı. Duyduğuma göre
bu yaptığım köprüyü kahve içerken izlemiş. Benim için bundan büyük gurur olamaz. Tanışamadığım ve fikirlerinden yararlanamadığım için çok üzgünüm. Bu nedenle bir yanım eksik kaldı. Her tarafı işgal edilmiş bir ülkeyi kurtardı ve gelecek nesillere bahşetti.
Hatırlayınız…
Bir İtalyan radyosunda spiker, Mustafa Kemal Atatürk vefat ettiği zaman yaptığı yayında; “Sezar, İskender, Napolyon ayağa kalkın. Büyüğünüz geliyor” demişti.
Siz böyle bir adamın değerini bilemediniz.
Taşköprü’nün kıymetini anlasanız ne olur?”…
