Adana Barosu’nun evsahipliğnde ‘Mesleki Sorunlar ve Çözüm Yolları’ konulu sempozyum TBB Başkanı Av. Metin Feyzioğlu, Adliye Mahkemeleri Başsavcısı Sabri Beytorun, TBB YÖnetim Kurulu üyeleri, baro başkanları ve avukatların geniş katılımıyla Seyhan Oteli’nde gerçekleşti.
Açılışta konuşan Adana Barosu Başkanı Av. Mengücek Gazi Çıtırık, sempozyumda Ahmed Arif’in ‘Çukurovam’ adlı şiirini okudu. Avukatlık mesleğinde yaşanan sorun ve sıkıntıların bir çığ gibi her geçen gün katlanarak büyüdüğüne dikkat çekerek, bu durumun da Türkiye’nin gündeminden ayrı düşünülemeyeceği yorumunu yaptı. Çıtırık, “İnsanların ve kurumların bu günlerde en çok ihtiyaç duyduğu şey, hukuktur, adalettir. Yurttaşlar hukuk devleti güvencesinde yaşamlarını sürdürmek ister” dedi.
Avukatlık mesleğinin kutsal bir meslek olduğunu hatırlatan Çıtırık, “Yargının kurucu unsurlarından, bağımsız savunmayı temsil eden avukatların görevlerini ifa ederken, yasal düzenlemelerden, hakim, savcı keyfiyetine kadar birçok sorunla karşılaştığı bilinen bir
gerçekliktir” ifadesini kullandı.
“GÖKYÜZÜNDEKİ HAKLAR YURTTAŞA VERİLEMEZ”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, mesleki sorun ve sıkıntılara dikkat çekti, avukatları dışlayan her çözümün dayatma ve diretme olacağı uyarısında bulundu. Feyzioğlu, “Avukatın sistemden dışlandığı bir yerde gökyüzündeki haklar, hiçbir şekilde yeryüzüne, yurttaşın emrine, kullanıma verilemez” dedi.
Türkiye’de ilk defa Adana’da organize edilen; ‘Mesleki Sorunlar ve Çözüm Yolları Sempozyumu’, Adana Barosu’nun ev sahipliğinde başladı. 27 baro başkanın katıldığı sempozyumun açılışında konuşan Av. Metin Feyzioğlu, mesleki sorun ve sıkıntılara dikkat çekti.
‘ÇÖZÜMÜ BİZ ORTAYA KOYMALIYIZ’
“Biz tartışmalıyız, çözümleri biz yaratmalıyız” ifadesini kullanan Feyzioğlu, konuşmasını da şöyle sürdürdü; “Elimizde yetki olan alanlarda çözümü biz üretmeliyiz, eğer yasama organına tabi ise, yasama organlarına da biz götürmeliyiz. Bizim dışımızda yapılacak her türlü çalışma dayatmadır, diretmedir, çoğulculuk ve katılımcılıktan uzak, baskıcı yöntemlerin uygulandığı yaklaşımlardır.”
Avukatların en büyük sorununun, aynı zamanda da vatandaşın da en büyük sorunu olduğunu kaydeden Feyzioğlu, vatandaşı temsil eden avukatın, yargılamada ‘kurucu unsur’ olarak benimsenmediğini vurguladı. Feyzioğlu, “Avukat, yargılamada adaletin, gerçeğin önündeki engel olan olarak görülmek isteniyor. Tam aksine avukatın sistemden dışlandığı bir yerde gökyüzündeki haklar, hiçbir şekilde yeryüzüne, yurttaşın emrine, kullanıma verilemez” dedi.
Avukatlık stajına girerken ve staj esnasında yapılanların merkezi bir değerlendirmeye alınacağını, bu konuda gerekli yönetmeliğin de hazırlandığını anlatan Feyzioğlu, Staj öncesinde ‘avukatlık stajını’ verebilecek yetkinlikte stajyerlere sahip olmak, stajın başarılı olması için ön şart olduğuna göre biz temel konularda stajyer adaylarının yeterli olup olmadığını değerlendireceğiz” diye konuştu.
Staj esnasında da mesleki kurallar veya ‘Avukatlık Hukuku’ konusunda merkezi sistemde değerlendirme yapacaklarını belirten Feyzioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Öğrenci Yerleştirme Sistemi’nde ÖSS puanı ile veya yetkin üniversiteler eliyle TBB gözetim ve denetimde böyle bir değerlendirme yapılacak. Bunun da yerleşik yargı içtadına uygun olduğunu bir kez daha ifade ediyorum.”
Ücretli çalışan avukatların sorun ve sıkıntılarını da gündeme getiren Feyzioğlu, “Ücretli çalışan meslektaşlarımızın ezilmesini, sömürülmesini önlemek adına; bir avukatın yanında ücretli çalışan avukatların tabi oldukları ve ücretli çalıştıranların da tabi olacağı kurallar makromesini yürürlüğe sokmuş bulunuyoruz. Genç meslektaşlarımızın artık bir koruma şemsiyesi var” ifadesini kullandı. Sempozyum daha sonra oturumlarla devam etti.