“HALKIMI KULLANMAK İSTİYORLAR.!”
M.O. (24,üniversite mezunu)
Beş yıldır oturduğum Türkiye’ye öğrenci olarak geldim, uluslararası ilişkiler bölümünü bitirdim. Dört dil konuşuyorum, Türkçe de bunların arasında. Savaş patlak verince ailem “Geri dönme” dedi.
Okulu bitirdim, şimdi ailemin yolladığı para ve yaptığım projelerle geçiniyorum.
Ailem, geleceğimi İstanbul’da kurmamı istemiyor. Çünkü buradaki laik düzenin sallantıda olduğunu öngörüyorlar. Suriye’ye geri dönmenin bile daha güvenli olduğunu düşünüyorlar. İstanbul’u seviyorum, burada yaşamaktan da memnunum. Ama Erdoğan’ın halkımı kullanmak istediğini düşünüyorum. Türk vatandaşlığı önerseler, bunu istemem, kabul etmem. Çünkü tüm bu sürecin ardında bir art niyet olduğunu düşünüyorum. Eğitim seviyesi düşük ve dindar olan Suriyelileri Doğu ve Güneydoğu İllerine yerleştirerek, oradaki Sunni-Alevi, Arap-Kürt dengesini değiştirmeye çalışıyorlar.
Beş yıldır bu ülkede oturuyorum. Sevgim, bağım var Türkiye’ye karşı. Laik düzenin bozulması adına bu “vatandaşlık” projesinin hayata geçmemesini dilerim. Hükümetin amacına bu kadar çabuk ulaşmasına, halkım sebep olmasın. İstenseydi coğrafi sınır koşulunu tüm mültecilere Türk vatandaşlarıyla eşit haklar sağlanıp, oy verme durumu hariç tutulabilirdi. Ama bu yapılmadı. Burada farklı bir plan var.”
Yukarda ki görüşler, 10 Temmuz 2016 tarihli Hürriyet gazetesi pazar ekinde yayınlanan İpek İzci-Aslı Barış’ın , “İstanbul’daki Suriyeliler ne diyor” söyleyişinde konuşan M.O isimli genç bir kadın mülteciye ait. Gazetecilerle söyleyişi yapan, tüm eğitimli mültecilerin ortak yaklaşımı; çaresizlikten buradayız,ülkemize geri döneceğiz.!
Konuşmasından alıntı yaptığım M.O’nun saptamaları bizim adımıza çok kaygı verici. Türkiye’de laik düzenin sallantıda olduğunu, Suriye’ye dönmesinin daha güvenli olacağını belirtiyor.
Türkiye’nin 14 yıl içinde AKP Yönetimlerinde sürüklendiği bu acı tablo “bir mültecinin” ağzından, bütün çıplaklıklığıyla gözler önüne seriliyor.
Bu “mülteci kızın”gördüklerini, muhalefetim diye ortaya düşen,ancak muhalefeti TBMM’de Salı günleri grup toplantılarında liderin konuşması olarak algılayanlar görmüyor mu.?
. “TÜRKİYE’ DE LAİKLİK TEHLİKEDE DEĞİLDİR.!”
. “İYİ CEMAATLER DE VAR.!”
Aymazlığında gelinen noktanın şimdi farkında mısınız.?
4+4+4 eğitim sistemiyle çocukların beyinleri yıkanırken,”DİNDAR VE KİNDAR” nesil yetiştirmenin temelleri atılırken bu toplumu sokaklara dökecek hangi tavrınız oldu?
Siyaseti günlük düşünen, günlük yaşayanlar; çarşaf üstüne, parti rozetini takmanın beyhude bir uğraş olduğunu anlamışlar mıdır.?
İslam dünyası; baskıcı yöntemlerle, mezhep savaşlarına,cehalete,
İslam dünyasında yaşanan bu gerçekler ortada iken; mülteci kızın, “Türkiye’de laik sistem sallantıda” düşüncesi, hepimizi kara kara düşündürmelidir.
AKP’nin cumhuriyetimizin kuruluş ilkeleriyle kavgası vardır. Süreç içinde bunları yok etmek için yoğun bir çaba içindedir.
Her türlü şer odağı AKP döneminde boy atmış, kanserli bir hücre gibi toplumun her kesimine bulaşmıştır.
Bu kafaların anlamadığı tek birşey vardır. Dinin belirleyici olduğu tüm ülkelerde demokrasi yoktur. Çünkü laiklik olmadığında demokraside yoktur.
Tüm bu nedenlerle, Türkiye’nin düzlüğe çıkması için AKP’den kurtulmak gerekmektedir.
AKP’den kurtulmak içinde, muhalefet partilerinin mevcut liderlerinden ve yönetim kadrolarından kurtulmaları gerekir.
Yoksa gidiş hayra değildir.!
BEKİR SITKI ÖZER – 12.7.2016 / ADANA