Ankara Escortları

DOLAR32,5493% 0.25
EURO34,8078% 0.15
STERLIN40,6721% 0.45
FRANG35,7057% 0.23
ALTIN2.497,60% 1,43
BITCOIN2.075.1964.716

ŞEHİR HASTANESİ’NDEN ORGAN ALIMINA İZİN ÇAĞRISI

Yayınlanma Tarihi :
ŞEHİR HASTANESİ’NDEN ORGAN ALIMINA İZİN ÇAĞRISI
organAdana Şehir Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Edip Akpınar:
 
“Aileler, kadavradan organ alımına izin vermiyor”
 
26 yaşındaki genç, böbrek nakli ile diyalizden kurtuldu
 
Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Doç. Dr. Edip Akpınar, kadavradan organ naklinde Türkiye’nin batılı ülkelerin çok gerisinde olduğunu belirtti. Doç. Dr. Akpınar, “Örnek vermek gerekirse, genel olarak bu oran İspanya’da yılda bir milyon nüfus başına 47 civarında iken ülkemizde ise bir milyon nüfus başına sadece 6 kişi civarındadır. Görüldüğü gibi bu konuda  batılı ülkelerin çok gerisindeyiz.” dedi.
 
Doç. Dr. Edip Akpınar, “Organ Nakli Haftası” kapsamında yaptığı açıklamada, günümüzde organ yetmezliği nedeniyle hayatlarını kaybeden insan sayısının küçümsenmeyecek düzeyde olduğunu, buna karşın toplumun organ bağışı ve kadavradan organ nakli konusunda henüz yeterli bilinç seviyesine ulaşmadığını bildirdi.
 
Türkiye’nin dünya organ nakli sıralamasındaki yerine dikkati çeken Doç. Dr. Akpınar, “Yapılan nakil sayısı açısından dünya sıralaması organa göre değişmektedir. Örneğin, böbrek ve karaciğerde nakil sayısı açısından dünyada ilk 10’da yer almaktayız ama diğer organlarda sayı olarak daha gerilerdeyiz” dedi.
 
KADAVRADAN ORGAN ALIMINA AİLELER İZİN VERMİYOR
Doç. Dr. Akpınar,  Türkiye’de organ kaynağı olarak canlı vericilerin yüzde 80 oranında kullanılmasına karşın, beyin ölümü gerçekleşmiş bireylerden alınıp kullanılan organların ise yüzde 20 oranında olduğunu belirterek, şunları söyledi:
 
“Bu oranlar dünyada tam tersidir. Yani Türkiye dışındaki ülkelerde organ kaynağı olarak canlı verici oranı yüzde 20, beyin ölümü olmuş birey kaynaklı organ oranı ise yüzde 80’dir. Normalde, aileleri izin verdiyse ve organik bir engel yoksa, beyin ölümü gerçekleşen bireylerin hepsinden nakilde kullanılmak üzere organ alınabilir. Ama maalesef ülkemizde beyin ölümü gerçekleşmiş bireylerin ancak çok küçük bir bölümünden organ alabilmekteyiz. Bunun en önemli nedeni beyin ölümü gerçekleşmiş kişinin ailelerinin izin vermemesidir. 
 
Bağış oranı ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye değişmektedir. Örneğin, genel olarak bu oran İspanya’da yılda bir milyon nüfus başına 47 civarında iken ülkemizde ise bir milyon nüfus başına sadece 6 kişi civarındadır. Görüldüğü gibi bu konuda batılı ülkelerin çok gerisindeyiz.”
 
EN ÇOK BEKLENEN ORGAN BÖBREK
Doç. Dr. Edip Akpınar, hayat kurtaran en önemli tedavi aracı olan organ naklinde en çok beklenen organın böbrek olduğunu belirterek, “Böbrek yetmezliği bulunan hasta sayımız yaklaşık 80 bin  civarında iken halen bekleme listesinde yaklaşık 26 bin hasta aktif olarak nakil beklemektedir. Karaciğerde ise yaklaşık 50 bin hastada yetmezlik varken aktif bekleme listesinde yaklaşık 2 bin karaciğer hastası bulunmaktadır” dedi.
 
NAKİL YAPILAN HASTALARA ÖNERİ
Türkiye’de organ nakillerinin başarıyla yapıldığına dikkati çeken Doç. Dr. Akpınar, nakil sonrası hastaların özellikle enfeksiyonlara karşı önlemlere harfiyen uyup dikkat etmeleri, organ reddini önleyici ilaçlarını düzenli kullanmaları ve düzenli kontrollerini yaptırmayı ihmal etmemeleri gerektiğini kaydetti.
 
Doç. Dr. Akpınar, Türkiye’de kadavradan organ nakillerinin istenen düzeye ulaşabilmesi için bilinçlenmenin büyük önem taşıdığını belirterek, bu konudaki duyarlılığı artırmanın bir çok hastanın hayatını kurtaracağının unutulmaması gerektiğini belirtti.
 
26 YAŞINDA DİYALİZDEN KURTULDU
Prof. Dr. Edip Akpınar ve ekibi  tarafından gerçekleştirilen böbrek nakli ile diyaliz makinasına girmekten kurtulan 26 yaşındaki Anıl Görüroğlu ise kontrol için geldiği hastanede, yaşadığı mutluluğu dile getirdi.
6 ay önce böbrek nakli olduğunu belirten Anıl Gürlü, “Kabus gibi 6,5 yıl geçirdim. 6 ay önce nakil oldum. Şu anda yaşam kalitem yükseldi. Nakilden önce sürekli diyalize giriyordum, sosyal hayatım bitmişti, çabuk yoruluyordum, halsiz ve bitkindim” dedi.
 
Kadavradan alınan böbrekle hayata tutunduğunu belirten Anıl Görüroğlu, “Yaşamayan bilmiyor. Organ nakli bekleyen binlerce hasta var. Onları en iyi anlayanlardan biriyim. Bu nedenle hepimiz bu konuda bir nefer gibi çalışarak organ bağışının önemini herkese anlatmalıyız” diye konuştu.

YORUM YAP