DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

OKUNASI KİTAPLAR – ÖZKAN SAÇKAN YAZDI

Yayınlanma Tarihi :
OKUNASI KİTAPLAR – ÖZKAN SAÇKAN YAZDI

 

Kitapçıların raflarında yer alan  6 kitabı sizler için yorumladım…

 

SÖYLENMEMİŞ SON SÖZ:  Zamana, geleneklere, topluma göre önde oldukları için, erkek egemen dünyanın gözünde bir kara leke haline geldiler. Ve şimdi her biri bize veda ederken gerçeği iletmek için ayağa kalkıyor. 

//

TATUTA’YA YOLCULUK:  Evlere kapanılan salgın günlerinde Zeki, alternatif bir yaşam biçimini değerlendirmek ister. Ekolojik tarımı, sürdürülebilirlik felsefesini, gönüllü bilgi ve tecrübe takasını temel alan TaTuTa projesini sıcak bir arkadaşlık hikâyesi içinde anlatan özgün bir çocuk romanı.

//

KORKU: Günün birinde, bir kadın tarafından farkedilip şantaja maruz kalınca, üstelik kocası da bu durumdan şüphelenmeye başlayınca, bireysel tutku ile toplumsal normlar arasındaki çatışma, korku ve suçluluk duygusuyla ezilen kadın azap verici bir kabusa sürüklenir ve hayatı büsbütün raydan çıkar.   

//

VAMPİR KANI: Victoria Dönemi’nin sonlarında geleneksel kadın rolüne uymayan aykırı niteliklere sahip kahramanıyla okuru sarsan Vampir Kanı, gotik roman geleneğinin nadide bir örneği.

//

PERİLİ EV:  Kitap Charles Dickens’ın yönettiği All the Year Round dergisinin 1859 Noel Özel sayısında bulunan sekiz öyküden oluşur. Dickens’ın bu dergide yayımlanmış öykü derlemeleri arasında en popüleridir.

//

EUGENİE DE FRANVAL: TRAJİK BİR ÖYKÜ: Devrim çağında her türlü sınır aşılırken, filozofun gösterdiği sınırlar fazla bulunmuş olmalı ki bizzat Napoléon Bonaparte tarafından ömrünü gözetim altında geçirmeye mahkûm kılınmıştı.

İşte o kitaplar;

//

Hepsi sokaklarda kaldılar, dışlandılar

CONCİTA De Gregorio’dan SÖYLENMEMİŞ SON SÖZ.  Dişilik ve onun yakıcı enerjisi; güzelliği, gücü, ışığı… Ve bu güçle kendi cenaze törenlerinde söz alarak, tutkuyla ve tarihin onları marjinalleştirmesine duydukları öfkeyle, suçlama niteliği taşıyan bir veda konuşması yapan kadınlar… Yazarın Dora Maar gibi çocukken ya da Amelia Rosselli gibi ergenken yüz yüze geldiği veya büyüdüğünde tanımadan tanıştığı ve daha sonra eserlerinde aradığı kadınlar: Carol Rama, Nise da Silveira, Vivian Maier, Silvina Ocampo, Maria Lai, Lisetta Carmi ve daha birçokları. Hepsi böyle tanınmış değiller, hatta çoğu zaman çıkmaz sokaklarda kaldılar, yasaklandılar, dışlandılar, geride bırakıldılar. 168 SAYFA.
(BEYAZ BAYKUŞ YAYINLARI)

//

Sıcak bir arkadaşlık hikâyesi

SERAN Demiral’dan TATUTA’YA YOLCULUK. Kent hayatına alışmış ve kırsal yaşama ilişkin önyargıları olan kızı Sezgi, babasının planına dirense de yaşadıkları kentten ayrılarak birlikte bir çiftliğe giderler. Ev sahipleri üç kişilik bir ailedir: Zeyno, Gür ve çocukları Ege. Sezgi, doğadaki ömrünü tamamlamış nesneleri sanatsal bir form içinde geri dönüştürme uğraşına girişecek; Ege, doğayla ilişkisini, ekolojik ilgi ve merakını yaşıtlarıyla çevrimiçi buluşmalara taşıyacaktır. 16 SAYFA.
(BİLGİ YAYINEVİ)

//

Çatışma, korku ve suçluluk duygusu

STEFAN Zweig’ten KORKU. Burjuva ahlakının gereklerini üstünkörü yerine getiren otuz yaşındaki, evli ve iki çocuk annesi Irene Wagner, sekiz yıllık evliliğindeki tekdüzelikten bunalıp kocasını genç bir piyanistle aldatmaya başlar fakat yakalanma korkusu en az yasak arzusu kadar büyüktür. Ne zaman sevgilisinin evinden çıksa, bu korku onun içini yiyip bitirmektedir. Başta Roberto Rossellini olmak üzere birçok yönetmen tarafından beyazperdeye uyarlanan Korku, Stefan Zweig’ın her zamanki gibi insan ruhunun derinliklerini büyük bir ustalıkla soruşturduğu, nefes kesici bir uzun öykü. 80 SAYFA.
(CAN YAYINLARI)

//

Karşı konulamaz bir güzelliğe sahip bir vampir

FLORENCE Marryat’tan VAMPİR KANI Karanlık Sular. Kitap, 1897 yılında, Bram Stoker’ın Dracula’sıyla aynı yıl yayımlanmıştır. Yazarın trajik vampiri Harriet Brandt, Transilvanyalı kontun aksine kurbanlarının kanıyla değil yaşam gücüyle beslenir. Doğup büyüdüğü Jamaika’dan ilk defa ayrılarak Belçika’da bir tatil beldesine gelen Harriet, büyülü bir sese, dokunaklı bir zarafete ve karşı konulamaz bir güzelliğe sahip bir vampirdir. Oteldeki diğer ziyaretçilerin merakını cezbeden bu egzotik kadın çok geçmeden ilgiyi de nefreti de üzerinde toplar; kendisi de geçmişindeki karanlık noktaları bu yeni tanışıklıkları sayesinde aydınlatacaktır. Onu trajik kılan ise sevgi gösterdiği her canlının hastalanarak ölmesine yol açtığının farkında olmamasıdır. 320 SAYFA.
(EVEREST YAYINLARI)

//

Her öykü musallat olan bir hayaleti konu alır

PERİLİ EV- Hasan Ali Yücel Klasikler. Her öykü “perili ev”in bir odasına musallat olan bir hayaleti konu alır. Üçü Dickens tarafından yazılan öykülerin geri kalanı Hesba Stretton, George Augustus Sala, Adelaide Anne Procter, Wilkie Collins ve Elizabeth Gaskell imzasını taşıyor. * Evdeki Ölümlüler * Saatli Odadaki Hayalet * Çift Odanın Hayaleti * Resimli Odadaki Hayalet * Ambardaki Hayalet * Küçük B.’nin Odasındaki Hayalet * Orta Odadaki Hayalet * Köşe Odadaki Hayalet. 176 SAYFA.
(İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI)

//

Felsefesi ve yaşantısıyla zamanın tepkisini çekiyor

MARQUİS de Sade’den EUGENİE DE FRANVAL: TRAJİK BİR ÖYKÜ. “Marquis de Sade büyük bir yazar ve filozoftur; üniversite müfredatından eksikliği, liberal insan bilimlerinin utangaçlığını ve ikiyüzlülüğünü gösterir. Batı geleneğinde hiçbir eğitim Sade olmadan tamamına eremez. Tüm çirkinliğine rağmen karşısına çıkılmalıdır.” – AMILLE PAGLIA.  Sadece romanlarıyla değil felsefesi ve yaşantısıyla da zamanının tepkisini çeken yazar, daha sonra batı dünyasının temellerinden biri olarak yorumlanmaya başlanmıştır. Romanda aşırı uçlara götürülerek felakete sebep olmuş duygusal bir deney söz konusudur. 96 SAYFA.
(İTHAKİ YAYINLARI)

YORUM YAP