Orhangazi Ortaokulunda bir öğretmenin darp edilmesine eğitim sendikaları sert tepki gösterdi.
Adana’da eğitim sendikaları Seyhan Orhangazi Ortaokulu’nda bir öğretmenin darp edilmesine tepkilerini ortak basın açıklamasıyla gösterdi. Türk Eğitim Sen 1 No’lu Şube Başkanı Selahattin Dolğun, öğretmenlerin saldırılara karşı savunmasız olduğunu belirterek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitimcilere yönelik şiddet olaylarının bir an önce son bulması için gereğini yapması gerektiğini söyledi. Dolğun, “Sevginin, saygının ve merhametin öğrenildiği yerler olan eğitim yuvalarımız, ne yazık ki şiddetin, çatışmanın ve öfkenin merkezi haline gelmeye başladı. Bu durum eğitim sistemimizin çok ciddi şekilde sorgulanması gerekliliğini bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.
Seyhan Orhangazi Ortaokulu’nda bir öğretmenin darp edilmesine Eğitim İş, Türk Eğitim Sen, Eğitim Sen ve Eğitim Bir Sen sendikalarının tepkisi sert oldu. Okul önündeki basın açıklamasında ortak metni Türk Eğitim Sen 1 No’lu Şube Başkanı Selahattin Dolğun okudu. Genelde eğitim çalışanlarını, özelde öğretmenleri değersizleştiren, hedef tahtasına oturtan uygulamalara dur demek, yaşanan kötü olayları kınamak ve protesto etmek için bir arada olduklarını dile getiren Dolğun, en kötü ortamlarda bile hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan öğretmenlere uygulanan şiddetin ve saldırıların eğitim çalışanlarını yaraladığını ve can güvenliği kaygılarını artırdığını söyledi.
“Toplumsal Çöküntünün Bir Unsuru”
Dolğun, “Üzülüyoruz, çünkü bu vatan çocuklarını eğiten, her bir öğrencisine ayrı ayrı sevgi gösteren, onların daha iyi bir eğitim almaları için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan, onları hayata hazırlayan bir eğitimcinin saldırıya uğramasını toplumsal çöküntünün bir unsuru olarak görüyoruz” dedi.
“Öğretmenler Saldırılara Karşı Savunmasız”
Öğretmenlerin mesleki, özlük ve demokratik sorunlar altında ezildiğini, mesleğine küstürüldüğünü kaydeden Dolğun, bu olumsuzluklara ek olarak öğretmenlere yönelik saldırıların devam ettiğini belirterek şöyle konuştu:
“Maalesef bugün öğretmenlerimiz saldırılara karşı savunmasızdır. Eğitim-öğretim kurumlarında alınması gereken güvenlik tedbirleri yetkililer tarafından alınamamakta ve tüm sorumluluk öğretmenlere bırakılmaktadır. Sevginin, saygının ve merhametin öğrenildiği yerler olan eğitim yuvalarımız, ne yazık ki şiddetin, çatışmanın ve öfkenin merkezi haline gelmeye başladı. Bu durum eğitim sistemimizin çok ciddi şekilde sorgulanması gerekliliğini bir kez daha ortaya koymuştur.”
“Bakanlık Öğretmenleri Sahipsiz Bırakmaktan Vazgeçmeli”
Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitimcilere yönelik her saldırının sıkı takipçisi olması gerektiğini ifade eden Dolğun, bakanlığın Hukuk Müşavirliği kanalıyla da yargıya intikal etmiş davalarda kendi personelinin yanında olduğunu göstermesi gerektiğinin altını çizdi.
Dolğun, “Bakanlık nerede duracağı belli olmayan bu şiddet olaylarının bir an önce son bulması için gereğini yapmalıdır. Sorun sadece güvenlik politikaları yönünden ele alınmamalı, şiddetin nedenlerini ortadan kaldıracak tedbirlere ağırlık verilmelidir. Sorunun oluşmasında internet, TV reytingleri ve sokak kültürünün etkili olduğu bilinciyle hareket edilmeli, çözüm oluşturulurken de bu etkenler dikkate alınmalıdır. Alo 147 hattı ile eğitimcilerin iftiralarla şikayet edilmesinin önünü açan bakanlık, şiddetin masumu değil mağduru olacağı gerçeğini artık anlamalı, öğretmenleri savunmasız ve sahipsiz bırakmaktan derhal vazgeçmeli” diye konuştu.
“Eğitimcilerin Feryadına Kulak Verilmeli”
Okullarda öğretmenlerin can güvenliğinin kalmadığını savunan Selahattin Dolğun, her gün bir eğitimcinin şiddet kurbanı olduğunu, okulların tahrip edildiğini ve eğitime ara verildiğini belirterek, “Artık sanal gündemler bir kenar bırakılmalı, Türkiye gerçekleriyle yüzleşilmeli ve eğitimcilerin feryadına kulak verilmelidir. Kimsenin yaptığı cezasız kalmamalı, basınımız eğitimcilerin uğradığı şiddet haberi kadar saldırganların alacakları cezalara da yer vermelidir. Saldırganların hak ettiği cezayı almaları için var gücümüzle çalışacağız” şeklinde konuştu.
Dilek Fenerleri Uçuruldu
Hazırlanan ortak metnin okunmasının ardından söz alan Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Türk Eğitim Sen 2 No’lu Şube Başkanı Kamil Köse ve Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Kamuran Karaca, öğretmenlerin kamuoyunun önünde itibarsızlaştıran eğitim politikaları nedeniyle öğretmenlere yönelik şiddet olaylarının arttığını belirterek sorunun çözümü için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istediler.
Konuşmaların ardından “Bir şeyi yapmak isterseniz, bir yolunu bulursunuz. İstemezseniz de bir bahane bulursunuz. Unutmayın: Şiddetin masumu değil, mağduru olacağı gerçeğini artık anlayınız” şeklinde bir mesajın bulunduğu dilek fenerleri uçuruldu.