Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Çukurova Şubesi Başkanı Sibel Özgümüş yaptığı yazılı açıklamada “24 Kasım 1928, Mustafa Kemal Atatürk’e, Bakanlar Kurulu kararıyla “Millet Mektepleri Başöğretmenliği” unvanının yürürlüğe girdiği gündür.” dedi.
Sibel Özgümüş; “Anadolu’da Kurtuluş Savaşı’nı başlatan Mustafa Kemal ve devrimin diğer önderleri, ülkemizin geri kalmışlığındaki en önemli etkenlerden birinin izlenen eğitim ve öğretim yöntemleri olduğunu saptamıştı. Eğitim programları, geçmişin boş inançlarıyla doluydu; insan doğasının nitelikleriyle hiç de ilgili değildi.
Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında hükümetler, en önemli görevlerinin eğitim hizmetleri olduğu bilinciyle hareket ettiler. Sorunları, ekonomik ve toplumsal gereksinimleri saptadılar. Çevrenin koşullarını ve çağın gereklerini dikkate alarak aklın ve bilimin ışığında sorunlara çözümler ürettiler. Eğitim ve öğretimin tüm olanaklarından kadın- erkek tüm ulus bireylerinin eşit derecede yararlanması, serveti, toplumdaki yeri ne olursa olsun her gencin yeteneği ve zekâsı ölçüsünde öğrenim görebilmesinin önündeki bütün engelleri kaldırmak amacıyla çözüm aradılar. Buldukları çözümleri, akşamdan sabaha uygulamaya kalkmadılar; denediler, sonuçlarını gördükten sonra ülke geneline yaydılar diyerek;
Okula, öğretmene olan gereksinimi, salt sayısal bir sorun olarak algılamadılar, öğretmenin, öğrencinin niteliğinin de derdine düştüler. En önemlisi, bütün bu çalışmaları yaparken öğretmeni, başköşeye aldılar, ona düşüncelerini, derdini sordular ve öğretmenden, yalnızca “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür kuşaklar” yetiştirmesini istediler.
Bugün, sorunların nedenleri değil sonuçları üzerinden, kime ve kim tarafından“müritler” yetiştirileceği tartışmasıyla bütün toplum meşgul ediliyor.” Dedi.
ÇYDD Çukurova Şubesi Başkanı Sibel Özgümüş ayrıca; Onca para ve emek harcanarak yetişmiş ataması yapılmayan öğretmenlerin, yüz binlerce öğretmene ihtiyacı olan çocuğun – gencin, atanmış ama bin bir sorunla boğuşan öğretmenin gökleri tutan feryadını, bizi yönetmeleri için seçtiğimiz ve maaşlarını ödediğimiz yönetenler umursamıyor.
24 Kasım Öğretmenler Günü, yine de kutlu olsun! diyerek sözlerini bitirdi.