DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

LAL HAMUŞ-Tansık…

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi :
LAL HAMUŞ-Tansık…

Zifiri bir gecenin içindesin şimdi… Karanlık sarmış her yanı… Bu bahar gününde niyeyse hava soğuk mu soğuk, titriyor her yanın acı içinde… Bilmiyorsun bu iklimde, tarifsiz ayazın içinde neden terlediğini… Gibi değil hiçbir şey… Öyle sahici…

Kanatıyor yaralarını durmadan mırıldandığın ezgiler… Pelesenk olmuş diline, dudakların gibi yüreğini de kemiriyor… Bir farkla, birini dişlerin, diğerini düşlerin kanatıyor… Ahhh bu belalı sancı olmasa, acıyıp kanayınca durulacak sızı… Yetmiyor bir türlü… Dinmiyor öfken, tıpkı yokluktan gayri üleşi olmayan umut misali…

Bir gün, hiç alakasız bir yerde, hem de ummadığın bir anda, beliriveriyor tansık bir gölge… ‘Tut beni tut…’ Koşuyorsun muştulu çocuklarcasına… Hayalin peşinde değil bu koşu, içindesin büsbütün… Öylesine renkli, öylesine coşkulu… Azametli bir kokuya dalıyorsun… Yılların açlığı içinde, alveollerine dek çekiyorsun içine, en derinlere…

Sarsın istiyorsun tüm benliğini, bütünüyle derinlere… Biz ki en çok sevmeyi biliriz, daha çoksa özlemeyi… Sonsuza göç eden Hasan Hüseyin Gündüzalp değiliz nihayetinde… ‘Özlemden kimse ölmüyorsa da, özlemek yenilmektir’ bu coğrafyada…

Lakin bunların hiçbiri değil… Soykalar saçılıyor dört bir yana, görmüyor musunuz? Gün yüzünü dönmüş göğe, ‘Tutmayın beni…’ diye haykırıyor ciğerini delercesine… Görkemli bir yakarış bu, zincirlerinden başka kaybedecekleri olmayanlara…

Salacağız her yana türkü tadında mavilikleri… Cemrenin rengine dönecek her yanımız… Ne hoştur seninle birlikte, canına can katarak yola revan olmak. Yaren… Yoldaş… İyi ki varsın, candan öte cansın…

Bu coşkun akan su, yolunu bulacak… İnceden inceye, örecek dört iklim yedi mevsimde tutkuyla yaşamın döngüsünü… Gör bak, çocuksu bir destan olacak!

Bu mucizede herkes mutlu olacak…

Sevin gayri!

YORUM YAP