Adana’daki Çukurova Belediyesi yeni hizmet binası açılışına katılan ve binanın bahçesindeki ‘Barış Mitingi’nde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ardında çok şeyler bıraktı.
Biliyorsunuz; CHP Çukurova Belediye Başkanlığı için 20 aday adayı var. Belediyenin yeni hizmet binasının açılışını Kılıçdaroğlu’nun yapacağı aylar öncesinden belliydi. Bu gerçek bazı aday adayları arasında endişeye neden olmuştu. Dedikodular aldı yürüdü. Kılıçdaroğlu, güya bu açılışa gelirse Yıldıray Arıkan’ın yeniden adaylığı kesinleşecekti.
Gün geldi-çattı.
Kılıçdaroğlu, o bildik görüntülerle belediyenin yeni hizmet binasına girdi. Bir telaş, koşturmaca, itiş-kakış sonrası Arıkan’ın makamına girdi. Arıkan, nezaketen Kılıçdaroğlu’nu kendi makam koltuğuna oturtmak istediyse de başaramadı. Misafir koltuğuna geçen Kemal Kılıçdaroğlu, biraz tatsız görünüyordu. Öyle Yıldıray Arıkan’ın elini yeniden havaya kaldıracak bir görüntüsü yoktu. Mesela binanın nasıl ve ne zaman yapıldığını sormadı. Kaç odası, kaç personeli, kaç balkonu olduğunu sormadı. Başka özellikleriyle de ilgilenmedi.
Başkanlık makamında beş dakika oturduktan sonra bahçedeki miting alanına geçti. Aslında adettendir… Açılışı yapılan yeni yerlerde gezilir, tozulur. Akıllara takılanlar sorulur.
Bir de açılış kurdelası kesilirken yaşananlar var. Kurdela kesilirken birçok basın mensubu miting alanında kendilerine ayrılan platformda bekliyordu. Tesadüfen otobüse doğru yönelen birkaç gazeteci kurdela kesimini çekmeye çalıştı. Sanırım o kargaşa ortamında net fotoğraf alan da olmadı. Programın nasıl olacağını bilmeyen basın mensubuna yönlendirilme de yapılmayınca ortada kaldı. Ortada dediysek, miting alanının tam ortasına yerleştirilen platform yani…
Mitingde aday adaylarının dağıttığı gazete, broşür, dergi, eşantiyonları da görmezden gelmemek gerekiyor. İyi hoştu ama miting sonrası alanın görüntüsü yakışıksızdı.
Bir arkadaş aynen şöyle dedi:
“Barış mitingi ama ortalık savaş alanı gibi…”
Kılıçdaroğlu’nun ardında bıraktıkları böyleydi.
Sayın Arıkan, bu işten kârlı mı çıktı, zararlı mı!
Anlayamadık.
Sanırım iki ay daha beklememiz gerekecek.