‘KADINLARI ÖN PLANA ÇIKARMAYI BAŞARDIK’

ADANA (GÜNAYDIN) – 2012 yılından beri CHP Adana Kadın Kolları Başkanlığı görevini yürüten Av. Rukiye Çinkılıç aday adaylığı dönemini değerlendirdi ve çalışmalarından bahsetti.
Kadın kolları başkanı olarak bütün kadınları güzel yerlere taşımayı amaçladıklarını belirten Çinkılıç, “Bir kitleyi öne çıkarma düşüncemiz vardı. Bu sonuçlarla bu seçimde kısmen başardık. 57 tane adayda 7 kadındık bu 7 kadının 3’ü ilk 8 e girdi bu çok ciddi bir oran. Erkek arkadaşlarımızın da bunu destekliyor olması bir zihniyet değişikliğinin göstergesidir. Toplum kadının eksikliğinin farkına vardı. Kadının olması gerektiğinin farkına vardı” diye konuştu.
Görevli olduğu günlerde mecliste, onun dışında Adana da bulunacağına dikkat çeken Çinkılıç, “Belediye başkanlarımızın yaptığı gibi halk toplantı günleri yapacağız. Halkımızla bağımızı hiç koparmayacağız” dedi.

Aday adaylığı süreci nasıl gidiyor? Nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?

Aday adaylığı sürecinde genel olarak teknik çalışmalar yaptık. Kampanyalarımızı profesyonelce yürütmeye özen gösterdik. Bir basın ekibimiz anlaşmalı olduğumuz bir reklam ajansı vardı. Ekibimizle de bütünlük içinde olmaya özen gösterdik.

Sloganımızı bile eğilim yoklamasına göre seçmiştik. “Yaz kardeşim” dedik. Laikliğe inanan bir inansanız yazın, demokrasiye inanan biriyseniz, partide emek verdiğine inanıyorsanız yaz kardeşim Rukiye Çinkılıç diyerek bitirdik kampanyamızı. İyi de bir sonuç aldık. Kadınlar var olsun diye üç yıldır çalışıyoruz. Nihayet kadını Adana’da var ettik diye düşünüyorum.

Kadın kollarından gelmenizin avantajları neler?

Kadın kollarında çalıştığım için partimle daha iç içe çalışma fırsatı buldum. İlçeleri ziyaret edebilme fırsatı buldum. Ev toplantıları yaptık. Bu çalışmalarla kadınlara güven verdik inanmalarını sağladık, onları var etmeye çalıştık. Kadının kendine güven duymasını adaylaşabilmesini sağladığımızı düşünüyorum.

Seçimle buralara gelmemiz bir dinanizim getirdi. Biz bu dinanizmi 2012 de kadın kollarında yakaladık. Talepleri istekleri çalışmaları rapor haline getirildi genel merkeze iletildi. Aksayan yönlerimiz dile getirildi. Bu çalışmalar sonucunda kadınlar da kendilerini adaylaşma sürecinde buldu.

Biz hükümet kadın filmini bu süreçte ilçelerimizde gösterdik. Okuma yazma bilmeyen bir kadının dahi aday olabileceğini çok ta güzel yönetebileceğini kadınlarımıza göstermek istedik. Parti tüzüklerimizi, yönetmeliklerimizi anlattık. Bir toplantı disiplini nasıl olmalı enteraktif eğitim nasıl olmalı? Bunları paylaştık. Bunları yapabilmemiz güzeldi.

Peki dezavantajları?

Dezavantajları da oldu tabi ki… Bir partinin örgütünün yönetiminde olmak aslında yıpranmayı da beraberinde getiriyor. Parti içinde kadınlarla çok yakın ilişki içerisinde olduğumuz için sonradan fark ettik ki erkek arkadaşlarımızla o kadar samimi bir iletişim kuramamışız.Onlarla daha fazla iletişime geçmeye çalıştık..Tabi birçok arkadaşımız kadınlara çok destek verdi onların da hakkını yiyemem.

Sizce aday adaylığı sürecinde nasıl bir yol izlenmeli?

Kadın ve erkek bu süreci beraber yürütmeli. Eksiğimizi fark ettik. Her zaman bu örneği veririm partimiz çınar ağacı gibidir, uzun ömürlü olmasının yolu, iki tarafın eşit budanmasına bağlıdır. Partimizin de uzun ömürlü olması için kadın adaylarla, kadın milletvekilleriyle desteklenmesi gerekir. Nihayet bu gün o desteği görüyoruz. Yerel seçimde daha önce üç meclis üyesi kadın varken on meclis üyesi kadınımız çıkmıştı o zaman biz bu izlenimi almıştık. Bunun daha fazlasını istiyoruz. İlk beşte bir kadın milletvekili bekleniyordu. Biz iki olsun üç olsun dedik. Belki de bu dönem adana üç kadın milletvekili gönderecek. Bunun beklentisi içindeyiz çünkü özlediğimiz tablo bu.

Ayrıca yaş  kotasını uygulamak gerekir. Kadın ve genç birlikte anılıyor. Aslında kadın ve erkek birlikte anılmalı. Kadının da erkeğin de genci vardır. Ayrı ayrı kota uygulanması gerekir genç kadın genç erkek diye.  Bakış açısını buna çevirirsek daha sağlıklı sonuçlar alacağımızı düşünüyorum.

Aileniz aday adaylığınızı nasıl değerlendirdi?

Çocuklarım başta sıcak bakmıyordu ama sonra ilgimi sevgimi görünce beni desteklediler. Eşim zaten her zaman çok büyük desteğim oldu. Kendisi de partide en az benim kadar deneyimli bilgili olmasına rağmen pozitif ayrımcılık uygulayalım ve sen aday ol dedi. Bir kadının öne çıkabilmesinin büyük etkenlerinden bir tanesi eşinin de bu konuda aynı bakış açısına sahip olmasıdır. Hacı Bektaşi Veli’nin dediği gibi eşim değil eşitim. Annem, babam kardeşlerim zaten hep destekledi. Babamın da siyasi geçmişi olduğu için her zaman bu anlamda yanımda oldu.

Seçilmeniz halinde yapmak istedikleriniz neler?

Aslında yapmak istediğim çok şey var. Bunun da planlamasını yaptık. Enerjimizi zaten 7 Hazirana göre ayarlamıştık. İster ön sırada ister arka sırada olalım fark etmez. Partinin içinden gelen bizim için önemli olan Cumhuriyet Halk Partisinin iktidarda olmasıdır. Birinci hedefimiz budur. Kişisel hedeflerimiz bundan sonra gelir.

Seçildikten sonra Adana da bir irtibat bürosu oluşturacağız. Milletvekili Rukiye Çinkılıç’ın İrtibat bürosu olacak. Böylece mecliste burayla bir bağ kurmuş olacağız. Görevli olduğumuz günlerde mecliste, onun dışında Adana da bulunup belediye başkanlarımızın yaptığı gibi halk toplantı günleri yapacağız. Halkımızla bağımızı hiç koparmayacağız. Genelde milletvekili seçildikten sonra Ankara’ya gidiliyor, Ankara’daki yaşam ağır basıyor ve Adana’dan kopuluyor. Burayla bağın kopmaması için bu tür toplantıların yapılması gerekir.

Bir başka hedefim Sivil Toplum Kuruluşlarıyla birlikte milletvekilliği yapmak… Bir milletvekilinin tabandan beslenmesi gerekir. Eğer biz Adana’nın milletvekiliysek Adana’nın sorunlarını dile getirebilmek için Adana’daki örgütlerle birlikte düzenli toplantılar yapacağız. Burada oluşturduğumuz raporları hem genel merkezimize hem de meclise taşımayı düşünüyorum.

Ayrıca düzenli olarak ilçelerimizi ziyaret etmeyi hedefliyorum. Adana sadece merkezden ibaret değil. Adana’nın 11 tane daha ilçesi var. Bu ilçelerle bağımızın hiçbir zaman kopmaması gerekir çünkü ilçeler, köyler kentin nüveleridir bütün örf adetler gelenekler oradan çıkar. İnsanın özü de biraz köydedir. Köy kökenli birisi olarak buna çok inanıyorum.

Üniversiteli gençleri de unutmamak gerekiyor. Ben geçen  dönem adaylık sürecinde yaptığım çalışmalarda nüfusun yüzde 67 sinin otuz yaş altında olduğunu görmüştüm. Yüzde 67 çok ciddi bir rakam ama hiç temsil edilemeyen bir kesim. Gençliğin sorunları çok fazla dile getirilmiyor.  Evde anne nasıl koruyucu olup çocuklarını öne çıkarmak isterse, bir kadın milletvekili olarak ben de gençlerle yol yürümek istiyorum. Her zaman gençleri öncü kuvvet olarak kabul ederim. Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’te gençlere güvenmiştir. Ben de gençlere güveniyorum.

Kadınların son seçimde ön plana çıkmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu gurur duyulacak bir olay. Toplumun buna ihtiyacı var. Kadın ve genç siyasette çok ihmal edilmiş bir kesim. Kadınların fazla olduğu yönetimler daha eşitlikçi bir toplum yaratır. Görevde olduğum süre boyunca kadınların en az erkekler kadar eğitimli, yetenekli olduğunu göstermeye çalıştım. Partilerin emektarı kadınlardır. Seçim süreçlerinde sahalarda kadınlar vardır. O broşürleri kadınlar dağıtır, konuşmaları kadınlar yapar. Genel başkanımız defalarca “Bu seçimi kadınlarla yürüteceğiz” ifadesini kullanmıştır. Nitekim kadınlar da öne çıktılar. Yerel seçimlerde kullandığımız sloganı bilinçli olarak, kullanmıştık(Beyler müsaadenizle şimdi sıra bizde).

Kadın kolları başkanı olarak bütün kadınları güzel yerlere taşıma düşüncem vardı. Bir kitleyi öne çıkarma düşüncemiz vardı. Bu sonuçlarla bu seçimde kısmen başardık. 57 tane adayda 7 kadındık bu 7 kadının 3 ü ilk 8 e girdi bu çok ciddi bir oran. Diğer arkadaşlarımız da çok geride değiller. Erkek arkadaşlarımızın da bunu destekliyor olması bir zihniyet değişikliğinin göstergesidir. Toplum kadının eksikliğinin farkına vardı. Kadının olması gerektiğinin farkına vardı.