Ankara Escortları

DOLAR32,4640% 0.07
EURO34,8868% 0.37
STERLIN40,7707% 0.47
FRANG35,6004% 0.35
ALTIN2.433,71% -0,20
BITCOIN62.126,01-2.739

HEPİNİZ SORUMLUSUNUZ-M.Ömer Üney yazdı

Yayınlanma Tarihi :
HEPİNİZ SORUMLUSUNUZ-M.Ömer Üney yazdı

Ortadoğu cayır cayır yanıyor. Yanı başımızdaki ülkelerde kan gövdeyi götürüyor. Başta Kürtler olmak üzere ülkemiz insanlarıyla derin akrabalık, kardeşlik, kültür ve duygu bağları olan Kobani’de katliam var.

Bu olaylara bağlı olarak Türkiye’de de provokasyona çok açık, çatışmalı, kavgalı ve kaotik günler yaşanıyor. Kürt-Türk, Alevi-Sunni, Ermeni, Kıbrıs, Yunanistan gibi sayısız konularda henüz çözüm üretilemeyen sorunu bulunan ülkemizde, savaş tamtamları çalarken Suriye’ye asker göndermeyi, tampon bölge oluşturmayı ve Suriyeli ılımlı (!) muhalifleri eğitmeyi konuşuyoruz. Evi camdan olanın başkasının evine taş atmaması gerektiğini bu toprakların insanı aslında gayet iyi bilirken, son yaşananlar, kafalarda soru işaretleri doğuruyor.
Sorunların siyasi çözümlemeleri bir kenarda dursun. Elbette bunları tartışıp çözüme ilişkin fikirler ve öneriler sunalım. Ancak kentimize ilişkin de bir kaç laf etmek gerek. Adana, hem demografik yapısı hem de coğrafi özellikleriyle Türkiye’nin küçük ölçekte en iyi örneklerinden biri konumunda. Kentimizde neredeyse her inançtan, etnik yapıdan, kültürel unsurdan ve değerler dizininden insanlar ve yapılar var. Ülkedeki son yangın tablosunda haliyle Adana da yer buldu. Hem de ölümlü olayların yaşandığı yerlerden biri oldu.
Çünkü bu topraklarda yaratılmak istenen ayrışma için, toplumsal kucaklaşma ve kardeşlik duygularının önüne konulmak istenen açmaza çok uygun koşullar var. Bir mahallede karşıt grupta yer alabilecek unsurlar var. Kontrol edilemediği takdirde ateş ve barut gibi patlayacak gerilim var. Toplumsal eğitim ve sosyoekonomik durum ele alınınca bu zaten kaçınılmaz görünüyor.
İşte tüm bu nedenler göz önüne alındığında ülke genelinde ele alınması gereken çözüm modellerinin kentimizde de yaşam bulması için çalışma yapılması gerekiyor. Kentin tüm ileri gelenlerinin, kanaat önderlerinin, grup temsilcilerinin yani halkın tüm katmanlarının katılımıyla ‘birlikte yaşam’ ve ‘toplumsal barış ve huzur’ anlamında adım atmanın zamanı geldi de geçiyor bile.
Sorunun çözümünde yerel dinamiklerin sorumluluğu bulunduğu kadar, kent idarecilerine de büyük görev düşüyor.
Açıkçası; sorumluluk hepinizin…

SATIR ARASI – M.ÖMER ÜNEY
omeruney01@gmail.com

YORUM YAP