
Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, yurtsever, aydın, cumhuriyetçi, demokrat öğretmenler hakkında Gezi Parkı olayları bahane edilerek soruşturmalar açıldığını, bazılarının da haksız yere sürgün edildiğini belirtti.
Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, eğitimin sorunlarını sırtında taşıyan 800 binin üzerinde eğitim emekçisinin Öğretmenler Günü’nü umutsuz ve mutsuz geçirdiğini söyledi. AKP iktidarının uygulamaya koyduğu 4+4+4 eğitim sisteminin “gerici” olarak nitelendiren Kayadan, 4+4+4’le öğretim birliğine son darbenin vurulduğunu savundu. Kayadan, “Bu çerçevede okullarımız medreseye dönüştürülürken yasanın getirdiği yeni uygulamalarla, eğitim çalışanları üzerinde baskılar oluşturulmaktadır. Yine Gezi parkı olayları bahane edilerek yurtsever, aydın, cumhuriyetçi, demokrat öğretmenlerimiz hakkında soruşturmalar açılırken, birçok öğretmenimiz haksız yere sürgün edilmektedir ama eğitim emekçileri baskılara boyun eğmeyecek” dedi.
Atatürk’ün Başöğretmenliği Kabulünün 85. Yılı
Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Büyük Önder Atatürk’ün Millet Mektepleri Başöğretmenliği’ni kabul etmesinin 85’inci ve bu anlamlı günün Öğretmenler Günü olarak kutlanmaya başlanmasının ise 33’üncü yılı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada Başöğretmen Atatürk’ü saygıyla andıklarını, tüm öğretmenlerin de Öğretmenler Günü’nü kutladıklarını ifade etti.
Eğitim Emekçileri Umutsuz ve Mutsuz
Eğitimin birikmiş sorunlarını sırtında taşıyan 800 binin üzerindeki eğitim emekçisinin Öğretmenler Günü’nü umutsuz ve mutsuz geçirdiğini vurgulayan Kayadan, siyasi iktidarın planlı ve bilinçli bir şekilde gerici ve piyasacı eğitim sistemini gerçekleştirmek için çalıştığını öne sürdü. 4+4+4 eğitim sisteminin gerici bir uygulama olduğunu belirten Kayadan, 4+4+4’le öğretim birliğine son darbenin vurulduğunu savundu.
Öğretmenler Haksız Yere Sürgün Ediliyor
Uygulanan gerici eğitim sistemiyle okulların medreseye dönüştürülmeye çalışıldığını, yasanın getirdiği yeni uygulamalarla da, eğitim çalışanları üzerinde baskılar oluşturulduğunu ileri süren Kayadan, “Gezi parkı olayları bahane edilerek yurtsever, aydın, cumhuriyetçi, demokrat öğretmenlerimiz hakkında soruşturmalar açılırken, birçok öğretmenimiz haksız yere sürgün edilmektedir” diye konuştu.
‘Öğretmenler Esnek ve Kuralsız Çalışmaya Mahkum Edildi’
Öğretmen ve derslik açığının sürmesi nedeniyle öğretmenlerin, mesleklerini verimli ve sağlıklı bir şekilde gerçekleştiremediğini, branşında norm fazlası durumunda açıkta kalan öğretmenlerden binlercesinin yeni branşlarında verimli olamadığını, öğretmen açığı bulunmasına karşın bakanlığın yeterli sayıda öğretmen alımı yapmaması nedeniyle öğretmenlerin yine esnek ve kuralsız çalışmaya mahkum edildiğini iddia eden Kayadan, şöyle konuştu:
“Bir taraftan yandaşlarını idari kadrolara yerleştiren AKP, bir taraftan da ilk atamalarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, İmam Hatip Lisesi meslek dersi ve Arapça branşlarına diğer branşlardan fazla kontenjan ayırarak eğitimde uyguladığı ayrımcı politikayı gözler önüne sermiştir. AKP hükümetinin 11 yıldır benimsediği emek düşmanı politikalar sonucunda eğitim emekçileri açlık sınırına yakın bir ücrete mahkum edilmiştir. Ancak, Başbakan ve onun Milli Eğitim Bakanları her fırsatta öğretmenleri aşağılamış, yaptıkları işi küçümsemiş, öğretmenlerin aldığı ücretin fazlalığından, çalışma saatlerinin de azlığından şikayet etmişlerdir.”
‘Ekonomik Nedenlerden Dolayı Öğretmenlerin Ruh Sağlığı Bozuk’
Eğitim-İş’in, “Öğretmenliğe İlişkin Öğretmen Görüşleri” adlı araştırmasının sonuçlarını da paylaşan Kayadan, “Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 68.67’si bankalara, yüzde 32.68’i şahıslara borçlu olduğunu belirtirken, yüzde 71.08’i kredi kartı borcu olduğunu ifade etmiştir. Öğretmenlerin yüzde 25.77’si ekonomik sıkıntılar nedeniyle ruh sağlığının bozulduğunu, yüzde 36.39’u ailesinin beslenme ihtiyacını tam olarak karşılayamadığını söylemiştir” şeklinde konuştu.
Eğitim İş’in Talepleri
Türkiye‘deki öğretmenlerin, OECD ülkeleri ile kıyaslandığında, toplumsal statüleri, ekonomik, sosyal ve özlük hakları açısından oldukça geri durumda olduğunu dile getiren Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Eğitim-İş olarak taleplerini ise şöyle sıraladı:
“Öğretmenlerin sosyo-ekonomik statülerini yükseltecek önlemler alınmasını, adaletli bir ücret artışı sağlanmasını, eğitim emekçilerinin hak kayıplarının giderilmesini ve ek göstergelerinin yükseltilmesini, eğitimde esnek, kuralsız ve angarya çalışma uygulamalarına son verilmesini, performans değerlendirme ve rotasyon uygulamalarından vazgeçilmesini, eğitim çalışanları arasında ayrımcılık yaratacak uygulamalara son verilmesini, gerici, ırkçı ve bölücü kadrolaşmanın önlenmesini, eğitim yöneticiliği için nesnel ölçütlerin geçerli kılınmasını,
Eğitim kurumlarımızın personel ihtiyacının gerçekçi bir biçimde belirlenerek, yeterli sayıda öğretmen ve yardımcı personel istihdam edilmesini, ülkemizin koşulları göz önünde bulundurularak, yeni bir öğretmen yetiştirme sistemi geliştirilmesini, eğitimde etnik kimlik ve mezhep-tarikat gibi kimlikleri öne çıkartacak ithal müfredat programları yerine, ulusal, laik, bilimsel ve halktan yana programlar uygulanmasını, Eğitim çalışanları ve tüm kamu çalışanlarının örgütlenme haklarının önündeki bütün engellerin kaldırılıp, grev ve toplu sözleşme hakkının tanınmasını istiyoruz!”