Ankara Escortları

DOLAR32,2632% 0.06
EURO34,7351% -0.13
STERLIN40,3983% -0.39
FRANG35,5094% -0.11
ALTIN2.403,31% -0,25
BITCOIN63.357,210.424

BIRAKTIĞIN EMANET

Yayınlanma Tarihi :
BIRAKTIĞIN EMANET

 

bekirsitkiozerBekir Sıtkı ÖZER

19 MAYIS 1919… BIRAKTIĞIN EMANET…

Sadrazam Ahmet İzzet Paşa görevinden çekildikten sonra, 10-11 Kasım tarihinde Mustafa Kemal Paşa’ya bir telgraf çeker:”Zat-ı devletleri bir an evvel İstanbul’a gelmelisiniz. Sizinle görüşmeye ihtiyacım var!”
Bu telgraf üzerine Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı’ndan ayrılan Mustafa Kemal Paşa, akşam Adana’dan trenle İstanbul’a hareket eder.
13 Kasım 1918 tarihinde İstanbul’a gelişinde karşılaştığı manzara içler acısıdır.
Çanakkale’de bozguna uğrayan düşman ve boğazı geçemeyen düşman donanmasının gemileri toplarını saraya çevrilmiş şekilde İstanbul Boğazı’nda demirlemiştir.
Denizi çelikle kaplamış gemilerin arasından tekneyle geçerken,
Büyük Önder yaveri Cevat Abbas Bey’e :” GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER.”diye haykırır.
Cevat Abbas Gürer, bu sahneyi anılarında şöyle anlatmaktadır:
“İstanbul’a geldiğimiz günü hiç unutmam.
Şehrin çok hazin bir hali vardı. İstanbul düşman donanmalarının limana girmeleri felaketinin matemini tutuyor, bu büyük matemine Atatürk’ü de ortak ediyordu.
Atatürk’le ben, askeri ulaşıma ait köhne bir motor ile deniz ortasında yaslanan bir çelik ormanının içinden geçiyorduk.
Atatürk’ün zarif duygularından “Geldikleri gibi giderler!” cümlesini işittiğim zaman, mütarekenin doğurduğu derin ve elemli ümitsizliği derhal unutmuşum.
Cevabımda acele ettim :”Size nasip olacak, siz bunları kovacaksınız Paşam!” dedim. Gülümsedi, aziz başının içinde şekillenmeye başlayan vatanı kurtarma planlarını bir an için yeniden geçiriyor gibi daldı, sonra : ”Bakalım!”dedi.”
M.Kemal Paşa’yı Samsun’a götürecek Bandırma vapuru 16 Mayıs 1919 Cuma günü öğleden sonra Sarayburnu’ndan hareket edecektir. İşgal devletlerinin askerleri vapuru didik didik ederek uzun süre silah ararlar.
Mustafa Kemal durumu izlerken yanındakilere şunları söyler:”Budala herifler bizim silah değil kafa götürdüğümüzü bilmiyorlar mı?”
Vapur 16,30 sularında hareket eder. Toplarını Saray’a çevirmiş olan düşman zırhlılarının arasından geçerek Karadeniz’e doğru yol alır.
Bu yol 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmasıyla başlayıp, 9 Eylül 1922’de ordularımızın İzmir’e girmesiyle sonuçlanır.
“Ya bağımsızlık ya ölüm” parolasıyla yola çıkan, ulusumuzun boynuna geçirilen tutsaklık zincirlerini parçalayıp atan M.Kemal ve arkadaşları; bağımsız, başı dik, onurlu bir devleti yoktan yaratırlar.
Gazi Mustafa Kemal verdiği sözü gerçekleştirir. Geldikleri gibi giderler!
Dün geldikleri gibi gidenler;1950’li yıllardan sonra sana ve ilkelerine ihanet eden iktidarlar sayesinde yeniden geldiler.
Gençliğe hitabende belirttiğin gibi:
“Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler.”
Bu kez taktiklerini değiştirdiler.
Yaşam tarzlarıyla, kültürleriyle geldiler.
Senin kurduğun cumhuriyetin bütün değerlerini yozlaştırdılar.
Burunlarını sürterek gönderdiklerin, bugün Türkiye’nin bütün kaynaklarını ellerine geçirdiler, ülkemizi kendi güdümlerine soktular.
ABD’nin ve AB ülkelerinin, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşların talimatları doğrultusunda hareket eder bir noktaya getirildik.
100 yıl önce Anadolu topraklarında yırtıp attığımız haritayı yeniden önümüze koydular.
Büyük Önder Cumhuriyeti emanet ettiğin gençliğin durumuna gelince; eğitimde Avrupa’da sonuncuyuz.YGS’de 40 fen sorusunu verilen doğru yanıtın Türkiye ortalaması 2.5 .Her alanda dökülüyoruz.Okullar öğrenci yetiştirmiyor.Sadece diploma veriyor.
Gençlerimiz mutsuz ve umutsuz…
Bir daha çık gel  Samsun’dan Türkiye elden gidiyor…

BEKİR SITKI ÖZER – 19.5.2016 / ADANA

YORUM YAP