Dr. Haluk Uygur
Çukurova Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nin depremden boşaltılacak kadar zarar görmesi sadece bir bina kaybı değidir.
Hatta Balcalı’nın önemi bir eğitim kurumunun kaybedilmesinden de daha önemlidir.
Balcalı hem içerdiği tıbbi teknoloji hem de orada bir araya gelmiş bilgi birikimi nedeniyle Türkiye’nin en önemli kuruluşlarından biridir.
Bilgi birikimi denildiğinde iki şey dikkate alınmalıdır;
1/ Tam yarım asırdır dünyanın en ileri tıp merkezlerinde yetişerek gelen, çağdaş ve laikliğini hiç kaybetmemiş öğretim üyelerinin oluşturduğu yüksek bir tıbbi ortam. Bu ortamın dağılması ülkemiz tıbbı için çok önemli bir kayıp olacaktır. Bu ortamın Hatay, Kahramanmaraş ve Mersin Tıp Fakültelerini de kurduğunu düşünürsek kayıbın ulaşabileceği boyutu daha iyi hissedebiliriz. Bu birikim özel hastanelere dağılır tıbbi ticarete açılırsa zararın boyutu daha da büyüyecektir.
2/ Balcalı sadece Adana’nın değil; Urfa’dan Anamur’a, Tunceli’den Hatay’a hatta Kıbrıs’a, Irak’a Suriye’ye kadar uzanan başka yerde çözüm bulamamış hastaların araştırılıp, tedavi edildiği bir merkezdir. Hasta profili sıradan tedavi gören değil, uzun süre takip edilen bir çizgi içerir. Binayla birlikte bu profilin bilgileri kaybolursa bu kadar geniş yelpazeye yayılmış hastaların takip bilgileri yok olacağı gibi, geleceğe ışık tutacak araştırmaların da bilgileri kaybedilebilir. Umarım bu bilgilerin bir kopyası bir yerlerde saklıdır.
Bu yüzden Çukurova Tıp Fakültesi başka kuruluşların yönetimi altına verilmeden topluca bir yere taşınmalı ama taşınırken hem teknolojisi hem de bilgi birikimi korunmalı, en önemlisi çok kısa zamanda yeni binaları daha modern bir şekilde yapılmalıdır.
Özerk bir Çukurova Tıp Fakültesi Adana için değil, Türkiye için çok önemli…
canlı casino
İLK GÖRÜŞMELERDE BALCALI’YA YER VERİLMEDİ
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nin şimdilik orta büyüklükte olduğu söylenen bir zarar nedeniyle boşaltılması kararı alındı.
120 bin metre kare kullanım alanı olan ve bırakın Türkiye’yi Ortadoğu’da önemli bir sağlık merkezi olmasını sağlayan bir teknolojiye sahip bulunan Çukurova Tıp Fakültesi’nin, yeni bir binaya kavuşana veya binaları sağlamlaştırılına kadar geçici bir mekanda, özerk olarak hizmet etmesi gerekiyor.
Ancak şuana kadar yapılan görüşmelerde, sağlık bakanlığının tıp fakültesine bir yer göstermediği haberleri duyuluyor.
Fakülte, zaten üniversitenin arazisinde kurulu bulunan Yüreğir Devlet Hastanesi’ni talep ediyor.
Umarım bu istekleri çözülür ve sağlam binalara kavuşana kadar Çukurova Tıp Fakültesi, bilgi birikimini ve teknolojisini dağıtmadan yaşamını sürdürür.
