DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

ADANA AKADEMİK MESLEK ODALARI BİRLİĞİ KURULDU

Yayınlanma Tarihi :
ADANA AKADEMİK MESLEK ODALARI BİRLİĞİ KURULDU

akademik_odasiKısa adı ADAMOB olan Adana Akademik Meslek Odaları Birliği Adana Eczacı Odasında düzenledikleri ilk basın toplantısında bağımsız, demokratik, sağlıklı, çevreye saygılı, eşit, özgür ve adil bir toplum, kent ve ülke değerleri çerçevesinde, kamu yararı, üye ve halk çıkarlarını koruma doğrultusunda ortak faaliyet içinde bulunma mesajları verildi.

Adana Eczacı Odası, Adana Tabip Odası, Adana Dişhekimleri Odası, Adana Veteriner Hekimleri Odası, Adana Barosu ve TMMOB İKK birlikteliği ile oluşan Adana Akademik Meslek Odaları Birliği (ADAMOB) dönem sözcüsü Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ersun Özkan, hazırladıkları ortak bildiriyi basınla paylaştı.adamob logo yeni

Adana Eczacı Odası Başkanı Ecz. Ersun Özkan, Adana Dişhekimleri Odası Başkanı Dt. Hasan Yaman, Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Gaffar Aktoz, Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, TMMOB İKK Sekreteri Nazım Biçer’in hazır olduğu açıklamada TMMOB YKÜ Bahattin Şahin ile TMMOB’ye bağlı Adana Şube Başkanları ve üyeleri, eczacı ve hekimler katıldığı toplantıda oda başkanları protolü imzaladı

ADAMOB Dönem Sözcüsü Ecz. Ersun Özkan, “Anayasanın 135. Maddesinde tanımlanmış olan Kamu kurumu niteliğindeki Akademik Meslek Kuruluşlarının Türkiye Barolar Birliği (TBB), Türk Dişhekimleri Birliği (TDB), Türk Eczacıları Birliği (TEB), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türk Veteriner Hekimler Birliği (TVHB)’nin Adana birimleri olarak, Adana Barosu, Adana Diş Hekimleri Odası, Adana Eczacı Odası, TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu, Adana Tabip Odası, Adana Veteriner Hekimler Odası bir araya gelerek, kısa adı ADAMOB olan ADANA AKADEMİK MESLEK ODALARI BİRLİĞİ’ni oluşturmuş bulunuyoruz. Anayasamızın 135 inci maddesine göre Kamu Kurumu niteliğinde tanımlanan Meslek Odaları’nın, Toplumun ve Kamunun hak ve çıkarlarının korunması yönünde toplumsal sorumluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle Meslek Odaları’nın gerek kendi meslek alanlarında gerekse de meslek alanları ile ilintili tüm yaşamsal alanlarda toplumsal gelişmeyi hedefleyen yaklaşımlar sergilemesi kamusal sorumluluğunun gereğidir. Bu anlamda uzmanlık bilgisine sahip olduğumuz mesleklerimizin sorunlarının ülkemizin sorunlarından, meslektaşlarımızın sorunlarının ise toplumun sorunlarından ayrıştırılamayacağı bilinciyle; Cumhuriyetimizin Demokratik, Laik ve Sosyal bir Hukuk Devleti olma niteliğine ve Cumhuriyetimizin temel değerlerine sahip çıkmak anlayışı çerçevesinde oluşturulan Adana Akademik Meslek Odakları Birliği ( ADAMOB); Sanayileşmiş, bağımsız, demokratik, sağlıklı, çevreye saygılı, eşit, özgür ve adil bir toplum, kent ve ülke değerleri çerçevesinde, kamu yararı, üye ve halk çıkarlarını koruma doğrultusunda ortak faaliyet içinde bulunmak, Adana’da Kurulu Akademik Meslek Kuruluşları arasında düzenli bir iletişim ortamı oluşturmak, ortak sorunlar ve amaçlar çerçevesinde koordinasyon sağlamak, bu yolla mesleki ve bilimsel platformların gelişmesine, demokratik ve örgütlü bir toplum yapısını oluşturma sürecine katkıda bulunmak, Akademik Meslek Kuruluşları arasındaki mesleki dayanışmayı arttırmak, Akademik Meslek Kuruluşlarının ortak çalışmalar yapmasını sağlayarak dayanışma ve güç birliği ile şehrimizi sağlıklı, daha yaşanabilir bir kent kültürüne ulaştırmak, bu kapsamda toplumun sosyal ve kültürel yaşamına katkıda bulunmak, şeklinde belirlenen temel ilkeler çerçevesinde; ulusal ve yerel düzeyde oluşacak, gündem ile ilgili yazılı ve görsel basında yapılacak açıklamalar ve diğer faaliyetlerle toplumu ve yetkilileri bilgilendirmeyi, kamuoyu oluşturmayı hedeflemektedir” diye konuştu.

Ecz. Özkan, “Kuruluş kapsam ve amacımızı sizlerle paylaşırken, bugün dava konusu edilmiş önemli bir kent sorunumuzla ilgili olarak fikirlerimizi de sizlere aktarmak istiyoruz. Şehirlere ilişkin imar planları sosyal, ekonomik, toplumsal yaşamın niteliği ve niceliği üzerinde kalıcı etkiler taşırlar. Kentin kültürel ve tarihi kimliğini koruyacak, kentin kaynaklarının akılcı kullanıldığı, ekolojik dengelerin önemsendiği, sürdürülebilir gelişme ve kalkınmayı sağlayacak, çarpık yapılaşma ve betonlaşmayı önleyecek bir kentleşme anlayışı ve kent yönetim biçimi mutlaka temel alınmalıdır. Bu anlamda 5 Ocak Stadyum alanı için hazırlanan AVM ve çok katlı konut projesi ile TOKİ tarafından, bölgede var olan bina yoğunluğu, çözülemeyecek trafik sıkışıklığı sorunları görmezden gelinerek yeşil alan ve düşük yoğunluklu yerleşim alanları acımasızca yok edilmeye çalışılmaktadır.        Sivil inisiyatiflerin karşı çıkma çaba ve eylemlerine rağmen, kenti ilgilendiren böylesi önemli bir projede meslek odalarına, üniversitelere, sivil toplum örgütlerine yani kentin bileşenlerine danışılmaması; yerel yönetim ve yerel demokrasi ilkeleri açısından tam bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Bu vesile ile kamu yararı gözetilerek 5 Ocak Stadyum alanının yeşil ve düşük yoğunluklu sportif, kültürel, sanatsal yaşam alanlarına dönüştürülerek kent halkının hizmetine sunulmasını bir kez daha talep ediyoruz” dedi.akademik_odasi (2)

Ülke tarihinde boyutları itibarı ile bir benzeri görülmemiş “rüşvet, kara para aklama, yolsuzluk” soruşturmaları ile tarihi bir dönem yaşandığına da dikkat çeken Ecz. Özkan, “Teorikte açıklık, şeffaflık, hesap verilebilirlik ilkeleri bütününde yönetenlerinde kendilerini hukukun denetiminde saydıkları, kişi hürriyetlerinin güvence altına alındığı, erkler arasındaki dengeyi kuvvetler ayrılığı ilkesiyle sağlayan bir hukuk mekanizması öylesine zedelenmiştir ki; yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkeleri fütursuzca çiğnenmiş ve ülke yurttaşlarının adalet ve temiz topluma olan inanç ve güvenini derinden sarsmıştır. Ne yazıktır ki son günlerde yıkıcı, ayrıştırıcı, akıl ve bilim dışı söylem ve ritüellerle tartışılan devlet kurumları üzerindeki güç mücadelesi, özellikle yargı ve kolluk üzerinde yoğunlaşarak siyasileşmiş; hukukun gücü yerini maalesef gücün hukukuna bırakmıştır. İnsan hakları, medeni haklar, siyasi haklar çerçevesinde adalet ilkesinden ve bir hukuk devletinden söz etmek artık mümkün değildir.  Bilinmelidir ki demokrasi sandıktan ibaret olmayan bir denetim rejimidir. Çağdaş bir hukuk anlayışında ise bağımsız yargı denetimi vazgeçilmezdir. Siyasetin temsilcilerinin yani yönetenlerin de, yönetilenlerle aynı hukuki kurallara bağlı ve tabi olduğu anlayışıyla “rüşvet, kara para aklama, yolsuzluk” kapsamında başlayan soruşturmaların kararlılıkla yürütülmesini, sonu nereye ve kime uzanırsa uzansın gereğinin demokratik hukuk devleti normları içerisinde yerine getirilmesini beklediğimizi ve talep ettiğimizi basına ve kamuoyuna duyuruyoruz” şeklinde konuştu.

 

YORUM YAP