
Türkiye, doğal afetlerden, orman yangınlarından ve özellikle depremlerden çok çekiyor.
1998 Ceyhan ve 1999 Marmara Depremi’nin yaraları bugün dahi sarılamadı. Yiten canların ardından unutulması da mümkün değil…
Adana; bir deprem bölgesi. Ayrıca özellikle kuzey ilçeleri; heyelan, kaya düşmesi ve sel gibi afetlerden etkilenme riski çok yüksek bölgelerden oluşuyor. Feke ve Kozan’daki olası sellerden etkilenecek ya da selin merkezi olacak Hidroelektrik Santralleri (HES) iki ilçeyi de Allah korusun Kastamonu’nun Bozkurt ilçesine çevirebilir.
Yıllardan bu yana Adana’da kaçak yapılaşmanın önü alınamıyor. Riskli binaların yerine yenisi yapılamıyor. Depreme karşı hiç ama hiçbir önlem alındığına tanık olmadık. Geçmişten ders çıkarmaya gerek duymuyoruz nedense… Türkiye genelinde kentsel dönüşümü bir rant aracı olarak benimsemeye devam ediyoruz. Çocuklarımızın geleceği için sosyal donatı alanlarıyla kaplı yaşanabilir mekanlar oluşturamıyoruz. Trafiği rahatlatacak düzenlemeler yapamıyoruz.
***
İnsanca barınma hakkı ve deprem gerçeğinin gerektirdiği yapı denetimi uygulamalarında, tarım, orman, su, mera, kıyılar vb. doğal kaynaklarımızın, kentlerin yönetiminde; enerji, gıda ve çevreye ilişkin politika ve stratejilerin belirlenmesi ve uygulanmasında; mühendislik, mimarlık, şehir plancılığının gerektirdiği mesleki denetim ve bilimsel-teknik kriterler devre dışı bırakılıyor.
Türkiye toprağının yüzde 96’sı deprem kuşağında. Nüfusun yüzde 98’i ani gelişecek depremden etkilenecek. Yapı stoğunun yüzde 40’ı, şehir merkezinde ise yüzde 80’e yakını kaçak. Yıkılması veya güçlendirilmesi gereken yapı sayısı il merkezinde yaklaşık 80 bin binaya tekabül ediyor. Bu verileri kimseyi suçlamak adına yazmıyorum. Hem bir Adana sevdalısı hem de gazeteci olarak sorumluluğumu yerine getirmeye çalışıyorum.
***
Diyarbakır’dan Türkiye ve dünya edebiyatına taşınan Cahit Sıtkı Tarancı, bakın nasıl bir memleket istemiş:
“Memleket isterim;
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun…
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim;
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun.”
***
En güzel günler, en güzel haftalar sizlerle olsun…
