
SONER KAN
Ve hasret sona erdi; gözlerimizin pası silindi..
Spor 1. Lig’de heyecan kaldığı yerden geri başladı..
Hani derler ya; “İlkler her zaman zordur” diye..
Yeni sezon da neredeyse tüm takımlar için zor ve de sancılı başladı..
Adana Demirspor deplasmanda Kardemir Karabük’e konuk oldu; Adanaspor ise kendi saha ve seyircisi karşısında Elazığspor’u ağırladı..
Önce Mavi Şimşekleri ele alalım..
Pote, Kosecki, Traore, Herve Kage ve Batuhan Karadeniz gibi isimlere bir ‘dünya yıldızı’nı; Anderson Oliveira’yı da ekleyen mavi-lacivertliler, bir anda tüm dikkatleri üzerine çekti..
İşte herkes, Adana Demirspor’un nasıl bir reaksiyon göstereceğini merak ediyordu..
Bu yüzden de tüm gözler Karabük’teydi..
Mavi Şimşek, beklenildiği gibi mücadeleye hızlı ve atak başladı..
İleri uçta şok presler yapıp, topu olabildiğince kendi kalesinden uzak tutup, rakip kaleyi her gören de şut atmayı düşündü..
Her şey güzel başladı..
Ama bu tablo çok uzun sürmedi!.
Mavi-lacivertliler, ilk yarının sonlarına doğru oyundan düştü; ikinci yarıda da maçı sadece idare etti..
Pote, rakip savunmanın markajında silinip gitti; Traore topu ayağında fazla tutup, çalım sevdasına düşünce de üretkenlikten uzak kaldı..
Herve Kage ise, her ne kadar bitirici paslar atsa da ona ayak uyduran olmayınca; kendisi de oyundan düştü..
Kaleci Çağlar ise, adeta ‘saatli bomba’ gibiydi.. Nerede ne yapacağı belli değildi ve de maçın son bölümlerindeki anlamsız hareketleri, pahalıya mal olacaktı olmasına ama rakip de ona ayak uydurdu Allah’tan..
Sahanın en iyilerinden biriyse Kosecki’ydi..
Genç oyuncu, futbolu kadar hırslı ve istekli yapısı, taktiksel zekasıyla da fark yarattı..
Bu sezon, Adana Demirspor’un en önemli ve de en can yakan ismi olacağını ortaya koydu..
Genç yaşına rağmen Tayyip, savunmada güven verdi..
Kaptan Galip ise, üzerine düşenin fazlasını yaptı..
Ama genel olarak baktığımızda oynanan futbol sınıfı geçemedi..
Hatlar arasındaki kopukluk ve futbolcuların birbirine yabancı kalışı, uyum sorununu da gözler önüne serdi..
Herkes sahada iyi niyetliydi ama kondisyon açısından sorun büyüktü!.
Bunda da kadronun geç oluşturulup, yeni sezon hazırlıklarına çok kısa sürede yapılmasının payı büyük..
Ancak Adana Demirspor’un kumaşı kaliteli ve bu takım çok can yakacağı benziyor..
Bu nedenle de herkesin sabırlı olması gerek..
**** **** **** ****
Gelelim Adanaspor’a..
Turuncu-beyazlılar, bildiğiniz gibi..
Yine sahada ‘bal yapmayan arı’ gibiydi..
Savunmada Onur Akbay’ın yokluğuysa derinden hissedildi..
Sadece Onur’un mu?. Yaratıcı bir orta saha, bitirici bir forvet, etkili bir sol bekin olmaması da ayrı bir sorundu..
Adana’ya altyapı ağırlıklı 17 kişilik bir kadroyla gelen Elazığspor, kağıt üzerinde zayıf gibi gözükse de sahada adeta cengaver kesildi!.
Toros Kaplanı ise, pozisyon üretmekte zorlandı; sadece uzaktan çekilen şutlarla sonuca gitmeye çalıştı..
Onda da kaleci Ahmet başarılıydı..
Zorlu 90 dakika boyunca meşin yuvarlağı yüzde 55 oranında ayağında tutan turuncu-beyazlılar, rakip kaleyi tam 14 kez yokladı, bunlardan 6’sında isabet sağlarken, biri de direkten döndü..
Maçı hiç izleyemeyen biri, sadece istatistiklere bakarak Toros Kaplanı’na methiyeler dizebilir ama ya gerçek?.
Gerçek hiçte iç açıcı değil!.
Teknik Direktör Cihat Arslan’ın işi hiç ama hiç kolay değil..
Tıpkı Adana Demirspor gibi Adanaspor’un da zamana ihtiyacı olduğu ortada..
**** **** **** ****
Son söz mü?
O da sözüm ona kendine ‘taraftarım’ diyenlere!.
Hafta sonu tarihi 5 Ocak Stadı’nda utandıran görüntüler vardı tribünlerde..
Taraftarlar, demokratik hakkını kullanıp yönetimi protesto etti etmesine ama ‘fanatikler’ yine ön saftaydı.. Güzel başlayan protestolar, Adanaspor Kulüp Başkanı Bayram Akgül’e bıçak atılmasına kadar gitti; işte çirkinleşti!.
Karşılıklı küfürleşmeler, sözlü tehditler havada uçuştu..
Polis ve özel güvenlik görevlileri, olayın daha da büyümesinin önüne geçti ama hafızalarda olayın tüm çirkinlikleri kazınıp durdu..
Bu olayda taraftar kadar, Bayram Akgül de suçlu!.
Neden mi?.
Sayın Başkan, siz her ne olursa olsun taraftarla ağız dalaşına girmemelisiniz!.
Olayı, polise ve de güvenlik görevlilerine bırakmalısınız..
Ve artık, taraftarlarla bir araya gelip, sorunu kendi içinizde çözmelisiniz!.
Yoksa yarın çok daha büyük ve vahim olaylar olabilir!.
Bizden uyarması..