İlki 40 haftada 250 bin kişi tarafından izlenen ‘İncir Reçeli’ adlı filmin ikinci serisini, sadece 3 günde 288 bin kişi izledi. İlk iki haftada 750 bin seyirciye ulaşan film, yeni bir rekora hazırlanıyor. Başrolünü üstlenip, müziklerini yaptığı filmi değerlendiren Halil Sezai, “Serinin ikinci filmini çekip çekmeme konusunda fikrimizi değiştiren insanların talebi oldu. Riskli bir iş yaptık ve bunun karşılığındı fazlasıyla aldık” dedi.
SONER KAN
ADANA – İlki 40 haftada 250 bin kişi tarafından izlenen, ‘İncir Reçeli’ adlı filmin devamını sadece 3 günde 288 bin kişi izledi, bu rakam ilk 2 haftada 750 bini aştı. Riskli bir iş yaptıklarının altını çizen Halil Sezai, başrolünü üstlenip de müziklerini yaptıkları filmi değerlendirdi. Halil Sezai, “İlkini kendi imkanlarımızla çekip, çok da zorlanmıştık. Devam filmli ile riskli bir iş yaptık, ancak bunun karşılığını fazlasıyla aldık” dedi.
BOL BOL ‘SELFİE’ ÇEKİLDİ
İlk film ‘İncir Reçeli’nde sevdiği kadını kaybeden Metin’in, derin yalnızlığını ve yeniden hayata tutunuşunu anlatan devam filmi; ‘İncir Reçeli 2’ için Adana’da özel bir gösterim gerçekleştirildi. Optimum Outlet Alışveriş ve Eğlence Merkezi’nde yer alan Avşar Sinemaları’ndaki etkinliğe yoğun ilgi gösterildi. Hayranlarının ilgisi karşısında zor anlar yaşayan Halil Sezai, ‘selfie’ isteklerini geri çevirmedi ve hayranlarıyla bol bol selfie çekildi.
GİŞE KONUSUNDA BİLGİM YOK
Gösterim öncesinde filmi kaleme alıp, yönetmenliğini üstlenen Aytaç Ağırlar ile birlikte gazetecilerin sorularını yanıtlayan Halil Sezai Paracıkoğlu, aşk ve özel hayatı ile ilgili soruları da yanıtsız bıraktı. ‘İncir Reçeli 2’nin, ilk 2 haftada gişede adeta izleyici rekor kırdığının hatırlatılması üzerine Halil Sezai, “Gişe konusunda ya da seyirci sayısı konusunda çok fazla bilgi sahibi bir insan değilim” yanıtını verdi.
İNSANLAR KENDİLERİNİ GÖRDÜ
Serinin ilk filmini tamamen kendi çabaları ile çektiklerini ve çok zorlandıklarını dile getiren Halil Sezai, “Ancak bu filmde arkamızda BKM vardı. Onların katkıları ile bu filmi çektik. Her iki film de samimi duygularla insanlara sunuldu. Hikayenin sıcaklığını hisseden insanlar, filmdeki karakterlerde kendilerini gördü. Serinin ikinci filmi çekip çekmeme konusunda fikrimizi değiştiren insanların talebi oldu” dedi.
RİSKİN KARŞILIĞINI ALDIK
Halil Sezai, “İkinci filmi çekerken, büyük bir risk aldığınızı gördünüz? Peki bu riske değer miydi?” sorusuna da şu yanıtı verdi; “Evet, bu riske değdi. Riskin karşılığını aldık, hem de fazlasıyla aldık. Bu yüzden içimiz rahat.” Filmde canlandırdığı ‘Metin’ karakterinin gündelik hayattan ve yaşanmışlıklardan birer parça taşıdığını anlatan Halil Sezai, “Şu filmi bir hazmedelim, belki filmin üçüncü serisini düşünürüz” yorumunu yaptı.
FİLMİN BEĞENİLMESİ ÖNEMLİ
İlk filmini 250 bin kişinin izlediğini, ancak ikinci filmin bu rakamı 3 günde geçtiğini hatırlatan Yönetmen Aytaç Ağırlar, “Bizim için filmlerimizin beğenilmesi yeterli. İlk filmlerde insanların duygularına dokunabilmişiz ki, devamını istediler. Devam filmini de yaptık. Çok şükür ki, yine insanların duygularına dokunabildik. En çok korktuğum şey, yaptığımız işe inanan insanlara ihanet etmek. O yüzden özverili çalıştık” diye konuştu.
FİLM YAPMAK İÇİN ÇALIŞMADIK
Ağırlar, şöyle devam etti; “İkinci filmde mahcup olmamak için çalıştık. ‘Birinciyi izlediler, o yüzden ikinciyi çekmiş’ dememeleri için çalıştık. Sadece film yapmak için çalışmadık. Bu ilgi ve alakayı görünce de mutlu oluyoruz. Sadece yaptığımız işin takdir görmesi bizim için yeterli. Toplum olarak ağlamayı da gülmeyi de çok seviyoruz. Biz de filmde bu iki uç noktada gidip geliyoruz” yorumunu yaptı. Konuşmaların ardından Halil Sezai Paracıkoğlu, salondaki hayranları ile önce selfie çekildi, sonrasında da birlikte film izledi.
‘İNCİR REÇELİ 2’ HAKKINDA
Filmin konusu ise şöyle; “İlk film İncir Reçeli’nde sevdiği kadını kaybeden Metin (Halil Sezai Paracıkoğlu), ‘İncir Reçeli 2’de derin bir yalnızlığın içindedir. Bir barda şarkılar söyleyerek ve yitirdiklerinin yasını tutarak yaşamını sürdürürken beklemediği bir anda karşısına Gizem çıkar. Gizem Metin’e biri olmak gerektiğini anlatır, en azından biri için. Hem yalnızlıkları hem acıları benzeyen bu iki insan birbirine şifa olabilecek mi?”