SATIR ARASI – M.ÖMER ÜNEY
omeruney01@gmail.com
Türkiye, oldukça güç, yıkıcı ve kötü bir süreç yaşadı son günlerde. Ülkenin başta seçilmiş hükümetine ve demokrasisine, ardından ekonomik, hukuki ve sosyal can damarlarına, hatta kelimenin tam anlamıyla geleceğine darbe vurulmak istendi. Nefessiz kalacak bir ülkede kimin ve neyin, nasıl yaşayabileceği düşünülebilir ki?
Yaşanan gelişmeler, her vakit çok istenilen birlik ve beraberlik duygularıyla, kararlı bir duruşla ve net bir tavırla dizginlendi, kontrol altına alındı, şimdi de yönetiliyor. İlan edilen OHAL, ülke tarihinde belki de hiç tanık olunmayan tasfiye ve operasyonlarla ülke tam anlamıyla yeniden ele alınıyor, tüm kurum ve kuruluşlarıyla, kamu görevlileriyle baştan aşağı yapılandırılıyor.
O gün ülkede ne olmuşsa ve ne olacağı amaçlanmışsa, tipik bir Anadolu kenti gibi Adana’da da benzer olaylar yaşandı. Bazı gerçekler basın ve halkla paylaşıldı, bazı gelişmelerin önü ardı hala araştırılıyor, inceleniyor ve muhtemeldir ki sonuçlanınca yansıyacaktır herkesin bilgisine…
Bu lanet girişim baştan kınandı, asla onaylanıp desteklenmediği de ortada. Duygularımız ve safımız ise çok net ortada. Bu girişime bulaşıp kalkışanların yatacak yeri yok. ‘Beter olsunlar’ diye iç geçirmek mümkün. Söylenecek yazılacak çok şey var. Sırası ve zamanı geldikçe elbette bunlar konuşulup tartışılacak. Tarihe geçen bu kara lekeyi silmek kolay da olmayacak.
Bu darbe girişiminin altında kabul edilemez planlar olduğu gerçek. Kabahatin büyüğü, ihanetin boyutunu da gözeterek bu karanlık güçlerde. Ama… İşte bu ‘ama’yı tüm samimi duygularımızla yazıyoruz. Bu ülkenin, bu hain girişimi engelleyip ortadan kaldıracak, bu karanlık güçlere tokat atıp hallaç pamuğuna çevirecek birikimi de var. İşte tam bu noktada, bir eksiklik var gibi.
Ve sorumlularının en azından özeleştiri yapması gerek.
Bir de darbeyle hesaplaşılırken ilgisiz kişilere yönelik haksızca yapıldığı kanaati oluşan durumlar var ki, bunları ayrıca tartışmalıyız.
Aydınlık günler dilerim…