
Dünya ülkeleri ve özellikle Amerika, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde Türkiye’deki sıkıntılı duruma dikkat çekti. Özgürlükte, son verilere göre ülkeler sıralamasında 138. sırada yer alan Türkiye, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin de açıkladığı üzere sınıfta kaldı.
Baskı, sansür ve hapis cezaları nedeniyle gazetecilik yapılamaz hale gelen Türkiye’de, medya kutuplaşması da her dönemkinden daha fazla görülmeye başlandı. Bir gazetenin ‘ak’ dediğine, diğer gazetenin ‘kara’ dediğini hemen her gün okuyabilirsiniz. Habere işlerlik kazandırmak için farklı bakış açısı getirmek şöyle dursun haberi ‘taraflı’ kılmak adına atılan ‘taklalar’ herkesin malumu…
Türkiye Cumhuriyeti basın tarihine bakıldığında eleştiriye tahammülsüzlüğün bu kadar had safhada olmadığı görülecektir. Kimi kaynaklar 1980 askeri darbesinde dahi basına bu denli sansür ve otosansür uygulanmadığını yazmaktadır. Fikirlerinden, yazılarından ve sosyal medya paylaşımlarından ötürü para ve hapis cezasına çarptırılan gazeteciler tam anlamıyla ‘iş, ekmek, özgürlük’ mücadelesi vermektedir. Halkın haber alma hakkını gözetmeye çalışan basının içine düşürüldüğü durumu görmemek, duymamak ‘kör’ ya da ‘sağır’ olmayı gerektirir.
Özgürlüğün dışında ekonomik kaygıların da ayyuka çıktığı Türkiye’de birçok medya kuruluşu kapısına kilit vurmuş, birçok gazeteci de işsiz kalmıştır. Siyasi iktidarların haberin doğruluğuna rağmen gerçekleri reddetme stratejisi hayat buldukça basın özgürlüğünden ve ekonomik gelişimden bahsetmek mümkün görünmemektedir. Yerel gazetelerde çalışan emekçilerin içler acısı halini anlatmaya gerek bile görmüyoruz. Görmüyoruz ama medyanın ekonomik istikrarsızlığını ve özgürlüğünü ele almak yerine olaylara kendi dar penceresinden bakmayı tercih edenleri de unutmuyoruz.
Ülke genelinde bu sorunlar yaşanırken varsa; kendini bilmez, aklıevvel, iki kelimeyi bir araya getiremeyen, çamurcu, yazı yazmaktan aciz, tetikçi, şantajcı, elmayla armudu karıştıran, tehditkar, tuzu kuru, ‘ben varsam her şey tamam, ben yoksam her şey eksik’ mantığındaki aşağılık komplekslilerin de meslekten arındırılması gerekiyor.
Medya kuruluşlarının ve gazetecilerin özgürlüğü de olsun alın teriyle kazandığı parası da…
İkisi de kimseyi rahatsız etmesin…
Rahatsız olan varsa biraz aynaya baksın!
SATIR ARASI
M.ÖMER ÜNEY
omeruney01@gmail.com
