<kansoner1@gmail.com>
Bir tarafta ‘Süper Lig’ hasretiyle yanıp tutuşan Adana Demirspor..
Diğer taraftaysa mazisini arayan Gaziantepspor..
Yaş ortalaması 24.7 olan Mavi Şimşek, 20.15’lik yaş ortalamasıyla sahaya çıkan Antep..
5.3 milyon Euro’luk ‘ilk 11’ değerine karşılık, sadece 950 bin Euro’luk bir rakip vardı sahada..
Antep mütevazi kadrosuyla zayıf ama zaman zaman sıkıntı yaratabilecek yapıya sahipti!.
Peki ya istatistikler?.
Onlar da mavi-lacivertlilerden yanaydı..
41 yıllık rekabette bugüne kadar oynanan 21 maçın 8’ini temsilcimiz kazanırken, 8’i beraberlikle 5 kez de rakibine boyun eğdi..
Peki ya Adana’daki maçlar?.
Son 41 yılda Adana’da oynanan 11 maçta Mavi Şimşekler, rakibine sadece bir kez teslim oldu.. Sonrasında hep zafer üstüne zafer..
Kısacası kağıt üzerinde her şey, Adana Demirspor’un farklı galibiyetini işaret ediyordu..
Ancak ortada bir başka gerçek daha vardı!.
MAÇ MASA BAŞINDA DEĞİL SAHADA KAZANILIR
Maçlar masa başında ve de kağıt üzerinde değil, sahada kazanılıyordu!.
O yüzden de Mavi Şimşeklerin, tüm bu avantajları lehine çevirip, sahasından ‘mutlak 3 puan’ ile ayrılması gerekiyordu..
Öyle de oldu!.
İki takım arasındaki 22. randevu, Adana Demirspor açısından adeta nefesleri kesti..
Rakip kaleyi adeta ablukaya alan mavi-lacivertliler, zayıf rakibi karşısında sonuca da rahat gitti..
Dakikalar 19’u gösterdiğinde Hasan, yaşının da verdiği toylukla topa kafa yerine eliyle müdahale edince hakem de ‘penaltı’ noktasını gösterdi.. Topun başına geçen Tambe vurdu; kaleci Adnan sol köşeden çıkarttı..
Adana Demirspor adına rakip kaleyi bulan ilk isabetli şut, 26’da geldi..
Atakora’nın füzesinde meşin yuvarlak ağlarla buluşurken, tribünler de adeta bayram yerine döndü..
BU GOLÜN ÜSTÜNE BİR SOĞUK SU İÇİN!
Bu golden sonra karşılaşmanın orta hakemi Tugay Kaan Numanoğlu’nun ‘su molası’ vermesi de farklı bir ironiydi.. Numanoğlu, golün ardından Anteplilere adeta; “Bu golün üstüne bir bardak soğuk su için” mesajı vermiş gibi oldu..
Öne geçmenin verdiği rahatlıkla topa daha fazla hükmedip, pas trafiğini arttıran Mavi Şimşekler, 54’te stoper olmasına rağmen, sol kanatta görev yapan Sezer’in ortasında Tambe ile farkı açtı: 2-0.
Fark daha da açılacak diye beklerken, konuk takım Yusuf ile farkı bire indirdi ama nafileydi..
Savaş, 62. dakikada adeta jeneriklik bir voleyle farkı yeniden açtı; 3-1.
BÖYLESİ ANCAK ‘CESARET’ OLUR!
Dakikalar 66’yı gösterdiğindeyse ‘maçın en cesur adımı’ atıldı..
Gaziantepspor Teknik Direktörü Bünyamin Süral, takımı sahada 3-1 gerideyken; 19 yaşındaki kaleci Adnan’ı çıkartıp, yerine 18’lik Selçuk’u alarak, cesaretini ortaya koydu..
Genç kaleci de yaptığı kurtarışlarla hocasının yüzünü kara çıkarmadı..
Ancak aynı cesareti Antepli futbolcular sahada gösteremedi..
Özellikle mücadelenin ilk bölümünde sürekli oyunu soğutup, yerden kalkmak bilmediler!.
Bu durum, Teknik Direktör Giray Bulak’ı adeta çileden çıkarttı, yaptığı itirazlarsa sonuç vermedi..
Hakemin ilk yarıda 2, ikinci yarıda da sadece 3 dakika uzatma vermesi de bir başka ironiydi..
TRİBÜNLERDE ‘İZMİR MARŞI’ COŞKUSU
İki takım arasındaki mücadele kadar, tribünlerdeki taraftarlar da şovlarıyla dikkat çekmesini bildi..
90 dakika boyunca takımlarını yaptıkları tezahüratlarla destek veren taraftarlar, ‘ADS’ ve ‘Meksika Dalgası’ kadar dillendirdikleri marşlarla da gönüllerde taht kurdu..
Tribünlerden yükselen; ‘İzmir Marşı’ ise, geceye ayrı bir renk kattı..
Marşın, “Mustafa Kemalin Askerleriyiz’ sloganlarıyla sonlandırılması aynı bir güzellikti..
BİRBİRLERİNİ YOKLAYIP DURDULAR!
Tribünlerdeki coşkuya rağmen, dakikalar ilerledikçe tempoda da düştükçe düştü..
3-1’lik skor avantajını korumak ve rakibini daha fazla yıpratmak istemeyen Mavi Şimşekler, orta alanda top çevirip durdu, ancak fırsatını bulduğunda da rakip kaleyi yoklamaktan da geri durmadı..
Ancak Antep’in de onlardan geri durur yanı yoktu.. Kırmızı-siyahlılar, fırsatını her bulduklarında rakip kaleyi bombardımana tuttu ama sonuç alamadı..
Hakemin son düdüğüyle birlikte sahadan galip arılan taraf olan ise, 3-1’lik skorla Adana Demirspor oldu..
Mavi Şimşekler, bu sonuçla birlikte ‘zirve yürüşü’nü de sürdürdü..
Ama futboluyla tatmin etmedi!.
Böylesine zayıf bir rakibi karşısında dahi zorlanması kafalarda da soru işareti bırakmadı değil!.
Teknik heyet ve futbolcuların bu maçı bir ‘uyarı’ olarak görüp, kendilerine bir an önce çeki düzen vermeleri lazım..
Yoksa iş işten geçer ve de kaçan balık her zamanki gibi yine büyük olur!.
Benden söylemesi!.