DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

‘HER ŞEY BABAM İÇİN’

Yayınlanma Tarihi :
‘HER ŞEY BABAM İÇİN’

Bedeni ringde, aklı ve yüreği babasındaydı. Attığı her bir tekmenin ve alacağı her bir sonucun onun için farklı bir anlamı vardı. Bir süredir rahatsız olan babasının ameliyat masrafını karşılayabilmek için çıktığı ringde mutlu sona ulaştı. 20 yaşındaki Doğan Emre Baldırcı, ‘Muay-Thai Avrupa Şampiyonası’nda ay-yıldızlı Türk bayrağını dalgalandırıp, altın madalyaya uzandı. Baldırcı, şimdi de gelecek ödülle babasını ameliyat ettirecek.

SONER KAN (ÖZEL HABER)

sampiyon2Yaşıtları yeşil sahalarda top peşinde koşarken, o zor olanı seçti. Uzakdoğu sporlarına ilgi duydu ve bu alanda kendisini ispatladı. Henüz 20 yaşında olan Doğan Emre Baldırcı, Muay-Thai alanında ‘Avrupa Şampiyonu’ oldu. ‘Şampiyonluk kürsüsü’ne çıkan Baldırcı için kazandığı altın madalyanın almanı çok daha büyük. Babası için ringe çıkan Baldırcı, şampiyonadan kazandığı ödülle bir süredir hasta olan babasını ameliyat ettirecek.

BABASI İLE AYNI HASTANEDE

İdrar yollarındaki sorun nedeniyle ameliyat olup hastaneye yatırıldığında henüz 9 yaşında olan Doğan Emre Baldırcı, acı haberi de burada aldı. 2003 yılında hastanedeyken, demir doğrama ustası olan babası Bülent Baldırcı, inşattan düşüp ağır yaralandı ve oğlu ile aynı hastaneye kaldırıldı. Baba Baldırcı, hemen ameliyata alındı, ancak iddiaya göre ‘yanlış ameliyat’ın kurbanı oldu ve adeta hayatı karardı.

sampiyonPARASIZLIK BELLERİNİ BÜKTÜ

Baldırcı’nın kalça kemiğinden baldır kemiğine kadar protez takılırken, yine aynı şekilde sağ dirsek eklemine de protez takıldı. Söz konusu protezlerin de her 10 yılda bir değişmesi gerekiyordu. Ancak ailenin maddi durumu iyi değildi, parasızlık nedeniyle de protez değişimi de sorunluydu. Devreye evin tek oğlu olan Doğan Emre Baldırcı girdi. Baldırcı, Uzakdoğu sporlarında elde ettiği derece sonrasında Sabancı Vakfı’ndan 7 bin TL’lik ödül kazandı.

HAYATA SIKI SIKIYA SARILDILAR

Bu ödülle birlikte baba Baldırcı’nın kolundaki protezler değişti. Ancak bu yeterli değildi, kalçadaki protezin de değişmesi gerekiyordu. Zaman daralıyor ama gerekli olan para bir türlü bulunamıyordu. Birbirine adeta kenetlenen Baldırcı ailesi, her şeye rağmen hayata da sıkı sıkıya tutunuyordu. Oğul Baldırcı, ‘Muay-Thai Avrupa Şampiyonası’ için Polonya’nın Krakow kentinin yolunu tuttu. Aklı Mersin’de babasındaydı Baldırıcı’nın..

sampiyon3BABASI İÇİN RİNGE ÇIKTI

Her ne kadar bedeni ringde olsa da yüreği babasıyla birlikte atan Baldırcı, kendi kilosundaki 13 rakibi ile ‘şampiyonluk’ mücadelesi verdi. 4 maçını da kazanıp, mutlu sona ulaşan Baldırcı, babası için çıktığı ringde mutlu sona ulaştı ve ay-yıldızlı Türk bayrağını göndere çekip, ‘altın madalya’nın da sahibi oldu. Savurduğu her bir tekme ve rakibine yaptığı her bir hamle ile sonuca giden Baldırcı, Türkiye’yi de adeta sevince boğdu.

‘UZAKDOĞU’DA 10 YIL

Çukurova Üniversitesi Beden ve Spor Yüksekokulu son sınıf öğrencisi olan 20 yaşındaki Doğan Emre Baldırcı, Uzakdoğu sporlarına ilk olarak 10 yaşında başladığını söyledi. Ailesi ile birlikte Mersin’in merkez ilçesi Toroslar’da yaşayan Baldırcı, bugün Muay-Thai ile birliket Wushu ve Kick-Boks’ta da elde ettiği başarılarla öne çıkıyor. Baldırcı, 2010’da Wushu’da ‘Avrupa Şampiyonu’, 2012’de de Kick-Boks’ta da ‘Avrupa üçüncüsü’ oldu.

İKİ KENT ARASI MEKİK DOKUYOR

Baldırcı, “Yaşıtlarım futbol ya da basketbol oynarken ben Uzakdoğu sporlarına ilgi duyuyordum. Futbolda bana bir şey olacak diye korkarken, bu alanda kendimi daha çok güvende hissediyordum. Beni cezbeden, dövüşmekti ve bu alanda kendimi geliştirdim” dedi. Her gün Adana ile Mersin arasında trenle mekik dokuduğunu anlatan Baldırcı, bir yandan akademik eğitimini sürdürürken, diğer yandan da antrenmanları kaçırmadığını anlattı.

sampiyon4BABAMIN BENDEKİ YERİ ÇOK ÖZEL

Baldırcı, “Her gün sabah erkenden kalkıp yollara düşmek, sonrasında gelip antrenman yapmak çok zor geliyor. Bu durum beni oldukça zorluyor. Ancak her başarının bir riski ve zorluğu var” ifadesini kullandı. Polonya’da ringe çıktığında aklının babasında olduğunu dile getiren Baldırcı, “Babamın hayatımdaki yeri inanılmaz özel. Küçük yaştan itibaren yaptığım tüm müsabakalarda hep yanımda oldu ve beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı” diye konuştu.

HAYATA SIKI SIKIYA BAĞLAYACAK

“Milli Takım, asla parayla ölçülemez” diyen Baldırcı, konuşmasını da şöyle sürdürdü; “Ama elde edilen başarının karşılığında alacağım para, babamı hayata daha bir sıkı bağlayacaktı. Bu yüzden, Polonya’daki şampiyona benim için turnuvanın da ötesinde büyük anlamlar taşıyordu. Kazandığım altın madalya karşılığında alacağım para ödülü, babamın ameliyat olup, yeniden sağlığına kavuşması için de önemliydi. Şu anda çok mutluyum.”

 

HEDEFİM ‘DÜNYA ŞAMPİYONU’ OLMAK

Hayatta her zaman hedefleri olduğunun altını çizen Baldırcı, “Bir yandan kendimi geliştirirken, diğer yandan da önüme yeni hedefler koyuyorum. 2015 yılı Şubat ayında Tayland’da ‘Muay-Thai Üniversitelerarası Dünya Şampiyonası’ var. Şimdiden yoğun bir çalışma temposuna girdim. Birbirinden güçlü rakiplerim var, işim zor ama başarı da imkansız değil. ‘Altın madalya’yı alıp, Türkiye’ye yeni bir zafer daha yaşatmak istiyorum” dedi.

HAYALİMİ OĞLUM GERÇEKLEŞTİRDİ

Baba Bülent Baldırcı (53), “Çocuklum hayalim boksör olmaktı ama geçim derdi ve kimsesizlik nedeniyle bu hayalimi gerçekleştiremedim. Ama oğlum şanslıydı ve o hayallerini gerçekleştirip, Uzakdoğu sporlarında amacına ulaştı. Polonya’da kürsüye çıktığında yaşadığım sevinç ve mutluluk kelimelerle anlatılamaz. Maddiyatı bir kenara bırakın, orada bayrağımızı göndere çekmesi benim için bir ömre bedeldi” yorumunu yaptı.

ONUNLA GURUR DUYUYORUM

Hastalığı ve zorunlu olan ameliyata rağmen, oğlunun kazandığı parayla kendisine araba alıp, kalan parasını da eğitimine harcamasını istediğini anlatan Baldırcı, “Ancak oğlumu bir türlü ikna edemedim. Alın teriyle kazandığı parayla beni ameliyat ettirecek. Ne mutlu ki, böylesi bir evlada sahibim. Bugüne kadar hiçbir destek görmeden bugünlere geldik. Kimseye el açmadık, kimseye yalvarmadık. Dik durduk ve mücadele ettik” ifadesini kullandı.

GÜÇLÜ OLMASINI İSTEDİK

Anne Zübeyde Baldırcı (50), “Doğan, iyi ki benim oğlum. Ben onu bir ödül olarak görüyorum. En büyük zenginliğim çocuklarım. Oğlum ringde hırpalanıp, canı yandığında kendi kendime kızıyorum; ‘Başka spor mu yoktu da buraya getirdim onu’ diye. Ama kürsüye çıkıp, madalya aldığında da seviniyor, gurur duyuyorum. Babası yatağa düşünce onu kaybedeceğimizi hissettik. Doğan’ın güçlü olmasını, kendi ayaklarının üzerinde dimdik durmasını istiyordum. Bu nedenle onu Uzakdoğu sporlarına yönlendirdim” dedi.

 

KARDEŞİNİN İZİNDEN SALONA

Kardeşinin elinden tutup, onu antrenman salonuna götüren 27 yaşındaki Merve Baldırcı da, Uzakdoğu sporlarının büyüsüne kapılanlardan. Abla Baldırcı da, bir merak sonucu başladığı Muay-Thai’de ‘Türkiye ikinciliği’ gibi önemli bir başarı elde etti ve bugün yeni başarılar için sıkı bir çalışma temposu içinde. Baldırcı, “Kardeşimle ne kadar gurur duysak az. Her şeyden vazgeçip, babamız için bu fedakarlığı yapması bile ayrı bir gurur kaynağı” diye konuştu.

YORUM YAP