Adana’da henüz adayların tamamı açıklanmadığı için herkes seçim loto oynamaya devam ediyor. Burada bu konuyla ilgili defalarca düşüncelerimizi açıkladık. Adayların en kısa sürede açıklanmasını, açıklanan adayların projelerini duyurmasını ve yurttaşları ikna etmesini istedik. Ama kendimiz çaldık kendimiz oynadık galiba. Çünkü görülüyor ki bu talebimize dikkate alan yok.
Çakırözer’in yazdıklarına dikkat!
CHP büyükşehir ile MHP hariç diğer partiler gibi neredeyse hiçbir ilçe adayını açıklamadı. Ama herkes tahminleri üzerinden yorum yapıyor ve değerlendirmelerde bulunuyor. Bu yorumları yapanlar etkili isimler olunca elbette dikkat çekiyor. Mesela Cumhuriyet Gazetesi’nin Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer 16 Aralık 2013 tarihli köşesinde, şunları yazdı:
“Kılıçdaroğlu da partisinden bazı milletvekillerini AKP ya da MHP’nin elindeki kendi seçim bölgelerinde yarışa sokuyor. Örneğin Manisa, Trabzon ve Bartın’da CHP’li vekiller aday olacak. Ancak seçimi kazanmak için AKP’nin elindeki bir ya da iki büyük metropolü kazanmak zorunda olduğunu biliyor CHP lideri. CHP seçmeninin oylarının yetmeyeceğini de bildiğinden, kritik birkaç ilde CHP’nin kendi adayları yerine merkez sağdan oy getirecek “dışarıdan” isimlerle seçimlere girme eğiliminde. En çarpıcı örnek Ankara: Grup başkanvekili Muharrem İnce ve milletvekili Aylin Nazlıaka’nın aday adaylıklarına karşın Kılıçdaroğlu, anketlerde açık ara önde gözüken MHP’li eski Beypazarı Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı aday göstermeye kararlı. İstanbul’da da bir genel başkan yardımcısı ve bir eski parti yöneticisinin adaylık beklentilerine rağmen CHP lideri yine merkez sağ tabandan oy alabileceği düşüncesinde olduğu eski CHP’li Mustafa Sarıgül’e partinin kapılarını açtı. Adana’da partiden gelen tüm tepkilere rağmen Aytaç Durak ile dirsek teması hâlâ korunuyor. Benzer taktiği Hatay’da da uygulayacak. CHP’nin kendi oyları seçimi kazanmaya yetmeyeceği için önce geçmişte DYP ve MHP çizgisinde siyaset yapan Mete Aslan ile temas kuruldu. CHP teşkilatından bu isme gelen yoğun tepki üzerine ise bu kez AKP’den, şu andaki Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile temasa geçildi….”
Riske de dikkat
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu seçimleri neredeyse, ‘ölüm – kalım’ meselesi gibi gördüğünü herkes biliyor. Olası bir seçim kaybı, hele yüksek oy farkları Kılıçdaroğlu’nun koltuğunu sallayacak. Ayrıca yerel seçimler sonrası Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler gelecek. Yani belediye başkanları, seçimlerde önemli rol üstlenecek. CHP, rotasını merkez sağa çevirip oylarını ve iktidar karşıtı cehpeyi büyütmek istiyor. Bu anlaşılabilir. Bu kapsamda Aytaç Durak’lı CHP’nin hafife alınmaması gerekir. Ama dikkate alınması gereken bir şey var. CHP, merkez solun oylarını kaybetme, durduğu ideolojik zeminde kayma ve kitlesel kopuş riskiyle de karşı karşıya. Çünkü, yarın Durak’ı seçersiniz veya başka sağ bir adayı koyarsınız. İlk hesaplaşmada gemiyi terk ederse ne olacak?