
Sağlık Bakanlığı’nın Gezi Parkı eylemleri sürecinde Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu ve Onur Kurulu üyelerinin sağlık sorunu yaşayan insanlara gönüllü sağlık hizmeti verdikleri için görevden alınma talebine Adana Tabip Odası’ndan tepki geldi.
Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu adına yazılı bir açıklama yapan Yönetim Kurulu üyesi Dr. Ahmet Suntur, “Sağlık sorunu yaşayan insana yardım etmek suç olmamalı. Bizler hekimiz. Ana adımız: İnsan. Baba adımız: Hipokrat. İkamet adresimiz: Bu güzel coğrafya; bir ucu Mezopotamya, bir ucu Anadolu ve Balkanlar, bir ucu Kafkaslardır” dedi.
Sağlık Bakanlığı’nın 27 Ocak 2014 tarihinde, mahkemeye başvurarak Türk Tabipleri Birliği’ne bağlı Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu ve Onur Kurulu üyelerinin amaç dışı faaliyette bulunduklarını belirtip, görevlerinden alınmalarını istediğini anımsatan Dr. Suntur, “Hepimizin çok iyi bildiği gibi, Gezi Parkı protestoları sırasındaki sağlık hizmeti ihtiyacı, Sağlık Bakanlığının vermesi gereken sağlık hizmetlerini ver(e)mediği için doğmuştur. Kentlerdeki ortak yaşam alanlarının, evlerin, işyerlerinin gaz altında kaldığı günlerde, ilkyardım ihtiyacı olanları en yakın, olabildiğince gazsız ve korunaklı bir yere taşımak ve müdahale etmek gerektiği kısa sürede pratik olarak anlaşılmıştır. Bu şartlar içerisinde hekimlerimiz olayların ortasında en uygun şartlarda hekimlik hizmeti vermekten kaçmamıştır. İşte bu yerlere toplum tarafından ‘revir’ denmiştir. Bu mekanlar kimi zaman bir meslek odasının içerisi, kimi zaman cami kimi zaman bir kafe ya da belediyenin bir odası olmuştur. Orada yaşadığı, oradan geçtiği ya da eylemlere katıldığı için, kimi zaman binlerce, bazen de on binlerce insan aynı anda, yoğun olarak biber gazına maruz kalmış, sağlık sorunu yaşamıştır. Bu sorunlara, ağır polis şiddetinin neden olduğu sağlık sorunları da eklenmiştir” diye konuştu.
Türk Tabipleri Birliği’nin ve Ankara Tabip Odası’nın, sağlık hakkının ‘hükümete muhalif’ ya da değil ayrımsız herkesin en temel hakkı olduğunu, sağlık hizmetine ihtiyacı olan herkese temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alındığı bir sağlık hizmeti verilmesi gerekliliğini savunduğunu vurgulayan Dr. Suntur, “Ankara Tabip Odası organlarına, bu temel savunuya uygun faaliyetleri nedeniyle yöneltilen amaç dışı faaliyetle bulunma iddiası kabul edilemez. Sağlık Bakanlığı’nın bu iddiaya dayanarak Mahkemeye görevden alınma başvurusu yapması, seçimle gelen organlara yöneltilmiş antidemokratik bir müdahaledir. Sağlık alanında insan haklarına uygun hekimlik faaliyetini savunduğu için Türk Tabipleri Birliği Ankara Tabip Odası Yöneticileri, Sağlık Bakanlığı’nın haksız bir müdahalesi ile yüz yüze kalmıştır. Adana Tabip Odası, TTB ile dayanışma içinde olarak; Ankara Tabip Odasının haklı davalarında yanlarında olduğumuzu belirtiriz” şeklinde konuştu.
