
Selam Dostlar….
Küçük bir kasaba….
Geçmişten bugüne,birkaç insan portresi….
İnançlı,güvenilir,hoşgörülü…
Şimdilerde özlemle aradığımız insan portreleri….
Cemal Reis….
Eskilerde İlçe Başkan’ı sonralarda yıllarca Belediye Reisi….
Bir şapkası vardı,bir bastonu;birde halk içindeki itibarı….
Şapkayı masaya koyduğunda söz,Bastonu yukarı kaldırdığında yol biterdi….
En çok sokaktaki ve kahvedeki itibarını severdi…
Yazın çınar ağacının dibi,kışın sobanın sol kenarı onundu….
Kaç ihtilal,kaç hükümet görmüştü….
En çok Menderes’in idamına üzülmüştü….
Kasabaya gelen ona adıyla hitabeden dava arkadaşı Süleyman DEMİREL’e bizzat söylemişti….
12 Eylül sonrası Demirel’inde aynı akıbete uğrayacağını sanmış çok korkmuştu….
Sadece onun için değil Ecevit,Türkeş,Erbakan içinde çok korktuğunu her seferinde dile getirmişti….
Allah Vatana,Millete,Bayrağa zarar vermesin derdi her gece uyumadan önce dua ederken….
Rifat Usta….
Yetmişbeşine merdiven dayamış koca usta….
Nam-ı Değer “Kominist Rifat”….
Sabah erkenden Marangoz Atölyesini açar,kahvesini Cumhuriyet Gazetesini okurken yudumlardı….
Komünistliği eğitim fakültesinden kalma,şimdilerde Cumhuriyet Halk Partili bir Atatürķçüydü….
O bir Teknik Öğretmendi aslında ama o marangozluğu tercih etmişti….
Çok usta yetiştirmiş,çok öğrenci okutmuş,kasabada emeğinin geçmediği hane yoktu….
Öğrenci okuttuğu için kominist yetiştirdiği düşünülerek birkaç kez sorguya bile çekilmişliği vardı….
12 Eylül öncesi ölümlerden dönmüş,defalarca işyeri basılmış,hatta bir seferinde kundaklanmıştı….
Oysa aydın düşünmekten,bilime inanmaktan,çocukları ve gençlerin parlak bir geleceğe sahip olmalarını istemekten,vatanını,toprağını,
Onun Vatanseverliğinin,Atatürk Milliyetyetçiliğinin önüne hiç kimse geçemezdi….
Yıllar sonra önemli bir Üniversitenin Dekanı olan okuttuğu çocuklardan birisi onu 500 kişilik dev bir salonda öğrencilere konuşturduğunda o gün onun için herşey amacına ulaşmıştı….
Almancı Sait,Mütahhit Sait yada Hacı Sait….
Muhafazakardı,kasabanın en zenginlerinden biriydi….
Kendi mütahhitlik,çocukları beyaz eşya bayiliği ve inşaat malzemeleri satış işi yapıyorlardı….
Üç oğlu bir kızı vardı….
Yirmi sene önce malulen emekli olup memleketine dönmüştü….
Milliyetçi düşüncelerle gidip,milli görüşcü olarak dönmüştü Almanya’dan….
Türkeş ve Erbakan’a özel bir sempatisi vardı….
Ama Atatürk’e olan saygısını ve ona olan minnetinide hiç saklamazdı….
Bir kez Hac vazifesini yerine getirmiş,varlıklısın neden tekrar gitmiyorsun dediklerinde gençleri,işsizleri ve yoksulları göstermişti….
Kazan kaynar,karın doyar,iş olur,gitmeyen gider,benim tekrar gitmeme gerek yok diyordu hep….
En erken o gitti bu hayattan ve tabutuna ilk omuz veren farklı fikirlerdede olsalar Cemal Reis,Rıfat Usta ve yüreklerine dokunduğu insanlardı….
Çocukları onun sofrasından aşını,yoksulundan maaşını eksik etmedi vasiyeti üzerine….
Hepsi birer Kanaat Önderiydi kasabada….
Kasaba onların vatanlarıydı….
Çınar ağacının dibindeki masa onların hoşgörü,sevgi,saygı ile toplanma alanlarıydı….
Kimi şapkasıyla,kimi takkesiyle,kimi gazetesiyle gelir orda var olurlardı kendi gerçekleriyle…
Hepsinin ortak bir özelliği vardı….
Vatan,Millet,Toprak….
Eğitim,Aş,İş….
Çocuk,Gençlik ve İnsan….
Ve hepsi bu vatan için can’larını vermiş Atatürk ve Silah Arkadaşlarına minnet doluydu….
Hepsinden önemlisi “Sen,Ben değil Biz” diyebilen insanlardı….
Şimdi sanırım azaldı bu hasletler ve portreler….
Ne ülkemde,ne şehrimde,ne mahallemde maalesefki bir Kanaat Önderi bir “Cemal Reis,Rifat Usta,Hacı Sait” göremiyorum….
Yazık çok yazık….
Allah sonumuzu hayra çıkarsın….
Sağlıklı ve Mutlu bir hafta diliyorum….
Şarkımız siz,sevdikleriniz ve kahve keyfinize gelsin….
Saygılarımla….
Mümtaz YURDAER – 06.03.2017Ayşe Taş – El çek Tabip El Çek Yaram Üstünden adlı YouTube videosunu önizle

